15 Kasım 1999...

Ankara, Türkiye...

TBMM...

Kürsüde konuşan hatip Türkiye hakkında önemli tespitler yapıyor.

"Türkiye önümüzdeki yüzyılın şekillenmesinde son derece önemli bir rol oynayacak."

Bu tespitin sahibi kim dersiniz.

Amerika Devlet Başkanı Bill Clinton...

İçimizdeki Amerikan hayranları ne hikmetse bu övgüyü görmezden geldiler.

Yav alın işte başkan söylüyor, neyini beğenmiyorsunuz

Beğenmezler, görmezden gelirler.

Hazmedemeyenlere Gelsin...

01 Eylül 2000...

Washington Amerika...

Georgetown Üniversitesi...

Berlin Duvarı'nın yıkılışının onuncu yıldönümü.

Törende konuşan hatip Türkiye'yi yakından ilgilendiren bir cümle kuruyor;

"21. yüzyılı Türkiye belirleyecek."

Müthiş bir tespit.

Üstelik bu tespit bir övgü değil, öngörü.

Bu öngörünün sahibi kim dersiniz.

Amerika Devlet Başkanı Bill Clinton...

Yav ne olur bari bunu görün...

Görmezlerrrr...

Gören yerleri ağrır...

Bu da Kapak Olsun...

Yıl 2024...

Amerika...

Florida...

Bir basın toplantısı ve o toplantıda konuşan kişinin Suriye ve Türkiye hakkında söylediği şeyler gündem oluyor.

Kim bu bahse konu kişi

Amerika Devlet Başkanı Trump.

İşte Trump'ın o konuşmasından birkaç satırbaşı;

"Cumhurbaşkanı Erdoğan çok akıllı ve çok güçlü bir adam."

"Türkiye büyük bir güç ve Erdoğan iyi anlaştığım biri."

"Erdoğan'ın büyük bir askeri gücü var ve bu güç savaşlarla yıpranmamış bir güç. Erdoğan çok güçlü ve etkili bir ordu inşa etti.

"Suriye'de diğer tarafın kim olduğunu kimse bilmiyor ama ben biliyorum. O güç Türkiye. Türkiye Suriye'de işin arkasındaki güç. Erdoğan çok akıllı bir adam. Türkiye bunu yıllardır istiyordu ve istediğini aldı."