Hatırlayacağınız gibi bir önceki yazım bugünlerde polemik konusu olan teğmenlerin kılıç gösterisi üzerineydi.
Şöyle bağlamıştım yazının sonunu.
"Evet ortada bir disiplin sorunu var ve bizler bu sorunu çözmek istiyorsak meselenin temeline inmeli ve bu işin ilk adımı olarak askeri liseleri acilen açmalı, bu okulları eski statüsüne kavuşturmalıyız."
Askeri liselerin durumu öyle bir cümleyle geçiştirilemeyecek kadar önemli bir mesele olduğundan konuyu biraz daha deşmeye karar verdim.
Çünkü bu konuda acilen yapmamız gerekenler var, çünkü bu konuda acilen atmamız gereken adımlar var.
Ordunun İnsan Kaynağı...
Tarihte ilk düzenli ordu birliklerini MÖ 209 yılında ünlü Türk büyüğü Büyük Hun İmparatoru Mete Han kurmuştur.
Bu tarih Türk Silahlı Kuvvetlerinin temelini oluşturan Kara Kuvvetlerinin kuruluş tarihi olarak da kabul edilir ve kutlanır.
Böylesi derin tarihi geçmişi olan bu şanlı ordunun insan kaynağı yine tarih boyu bu milletin bağrından kopan yiğitler olmuşlardır.
Osmanlı imparatorluğu döneminde ve Cumhuriyetin ilk yıllarında gelenek yine bozulmamış ve subay kaynağı olarak askeri ilkokul, ortaokul, lise ve üniversiteler kullanılmıştır.
Bu durumun bir özetini cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını anlatan eserlerde görebilirsiniz.
"İlkokul öğrenimini Selanik'teki Şemsi Efendi İlkokulunda okudu. Devamında Selanik Askeri Rüştiyesi (Ortaokul) sonra ise Manastır askeri lisesinde eğitimine devam etti. "
İşin Mantığı...
Yukarıda da gördüğünüz gibi Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde sadece bu tedrisattan geçenler orduya subay olarak alınır, bunun haricinde hiçbir kaynaktan personel temin edilmezdi.
Neden böyle bir yol izlemiş atalar
Çok basit...
Ata yapmış hesabı ve demiş ki; ağacı yaş iken eğeyim ki eğdiğim ağaç devletinden başkasına itaat etmesin, başka bir örgütün kucağına oturmasın, başka bir ülkenin, başka bir kişi ya da kişilerin boyunduruğu altına girmesin.
Mantık O Kadar Doğru ki...
Beyin ilginç bir organdır, ilk oturanı kaldıramazsınız.
Örnek FETÖ...
Bilindiği gibi örgüt ilkokul çağındaki körpe beyinlere çöktü ve bir daha kalkmayacak şekilde ölene kadar o beyinlerin sahibi ve hâkimi oldu.
Koca koca valilerin, generallerin, hakimlerin, emniyet müdürlerinin örgüte bulaşıp bir daha çıkamamasını başka nasıl izah edebilirsiniz.
Aklın Yolu Bir...
Atalar da aynı aklı işletmişler ve ülkedeki körpe dimağları bahsi geçen okullara toplayarak devleti garantiye almışlar.
Peki biz ne yapmışız
Tam tersini.
Evet biz maalesef tam tersini yapmış ve içimizdeki hainlerin iş birliğiyle küresel çetenin değirmenine su taşımışız.
Nasıl mı
Anlatayım.
Tezgâh Kuruluyor...