2023 seçimlerine giderken muhalefet acayip bir ruh hâlindeydi. "Kesin kazanacağız"diyorlardı. Yüzde 60'la iktidara geliyorlardı. Ama bir yandan da içlerinde endişe vardı."Erdoğan kazanacağı seçimlere girmez", "Erdoğan kaybedeceğini anlayınca ülkeyi Suriye ya da Yunanistan'la savaşa sokar"diye yazıp çiziyorlardı...
Tabii hiçbiri olmadı. Erdoğan savaş başlatmadı. Yunanistan ve Suriye ile ilişkiler iyi. Üstelik 6 Şubat depremleri oldu. Ona rağmen seçimler zamanında yapıldı. Deprem belgesinde Erdoğan büyük bir galibiyet aldı. Muhalefet yenildi ve Erdoğan bir zafer daha kazandı.Şimdi aynı şarkılar tekrarlanıyor. Muhalefet"seçimler olmayacak"saçmalığını dillendirmeye başladılar!Hâlbuki Erdoğan'ın en büyük gücü milletten aldığı güçtür. Halka sırtını dayamak Erdoğan'ın en büyük silahıdır. 1994'ten beri girdiği her savaşı Erdoğan kazandı.Peki muhalefet neden Erdoğan seçim yapmaz diyor Çünkü hayalle yaşıyorlar. Gerçek dünyada değiller. Kendi küçük ve seküler dünyaları dışına bakıyorlar. Aynı isimler her gün aynı kafelerde birbirilerini gazlıyorlar.Erdoğan'ın gücünü sandıktan aldığını biliyorlar ama galip geleceklerine emin değiller...Özgür Beyin şu cümleleri ibretlik:"Biz terörsüz Türkiye'ye destek oluruz. Ama soruyorum Sayın Bahçeli, sen sandıksız Türkiye istiyorlar. Ona destek mi oluyorsun yoksa gelip demokrasinin yanında mı duruyorsun Bunu bana söyle, bir görelim bakalım."Sandık er ya da geç milletin önüne gelecek. Ya 2027 Kasım ya da 2028 Mart. Burası Türkiye, Rusya değil. Demokrasi işler. Ama ipe sapa gelmez ucube düşünceleri fikir diye sunmak doğru değil. Acaba bizim bilmediğimiz ama CHP'nin bildiği bir şey mi var Erdoğan için"cunta"demek, ağızları bozmak ve sürekli hakaret etmek asla normal değil. Genel olarak bazı sekülerlerde olan bir şey. Onlar için sekülerler en doğru insandır, başörtülüler güvenilmez. Bir de herkese hesap soracaklar. Neyinhesabını soracaklar, belli değil!..Bu ülkede seçimler 1946 sonrası hep oldu ve olacak. En büyük demokrasi güvencesi de odur.İklim kanunuyla ilgili gerçekler"Karbon ayak iziyle insanların özgürlüklerinin kısıtlanacağı"yönündeki iddialar doğru değildir...Karbon ayak izinin azaltılması sadece üretim yapan organizasyonlar için öngörülmüştür. Bireylerle, mülkiyet, seyahat gibi anayasal haklarıyla en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır."Emisyon Ticaret Sistemi adı altında 'Karbon Vergisi' vatandaşın cebinden çıkacak"iddiası da doğru değildir...