Yapay zekâ tehdit mi, fırsat mı

Gündem yapay zekâ Hayatıntam içinde. Konuyla ilgili herkes fikir yürütüyor. Tam bir bilgi kirliliği mi var, işte burası soru işareti.

Son katıldığımız bir etkinlikte Melek Yatırımcı Gökhan Akar, "Yapay zekâyı ilk olarak anlamaya çalışıyoruz. Tehdit mi, fırsat mı Gelişmeler çok hızlı" ifadesi ile sıkıntıyı dile getirdi.

Yapay zekâ ile ilgili önemli çalışmalara imza atan TİAD'ın Yönetim Kurulu Üyesi Cem Şirolu da bir başka önemli noktayı dile getirdi:

"Eskiden sekiz doktor bir ameliyata girerken artık bu işi bir doktor yapay zekâ desteğiyle gerçekleştiriyor."

Oğuz Holding CEO'su Enes Örer ise yapay zekânın sektöre hız kazandırdığının altını çizdi.

Etkinliğe Altınbaş Üniversitesi'nin Sosyoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Fatma Altınbaş farklı bir boyut getirdi:

"Yapay zekânın gelecekte hayatımızı ne kadar çok değiştireceğinin farkındayız. Bu konuyla ilgili bir inovatif merkez de kurduk. Bir değişim furyası içindeyiz. Bazen bu değişime uyum sağlamakta zorlansak da bu sürece uyum sağlamak zorundayız."

Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Altınbaş bir iş insanı olarak yapay zekâya üretim penceresinden baktı ve "üretim hız kazanacak" yorumunu yaptı.

Yapay zekânın insanın arayışı ve merakının ürünü olduğunu belirten TİAD Başkanı Murat Akyüz olaya Ali Altınbaş gibi yaklaştı ve "Bu gelişmeyi tehdit değil bir fırsat olarak görüyoruz" değerlendirmesi yaptı.

Yapay zekâ ile ilgili iş hayatından gelen somut değerlendirmeyi şu sözlerle BankPozitif Ürün Kanal Grup Başkanı Kübra Odabaş Taşlı yaptı:

"Müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik çalışmaları yapay zekâ ile temellendiriyoruz."

Tüm farklı değerlendirmelerin bir kafa karışıklığı olduğu gerçeğini ortaya koyduğunu söylemek mümkün Bu nedenle konuyla ilgili kuruluşların daha fazla ses vermesi gerekiyor.

Daha iyi bir hayat için teknoloji amacıyla çalışan ve başkanlığını Faruk Eczacıbaşı'nın yaptığı Türkiye Bilişim Vakfı karışıklık konusunda ilk ses veren kuruluşlardan biri oldu ve şu adımların atılması istendi:

. Bireylerin ve toplumların yeni paradigmaya uyum sağlamaları için eğitim ve farkındalık artırılmalı.

. Genç ve deneyimli zihinlerin birlikte yeni fikirler oluşturması sağlanmalı.

. Çalışmalarbilimsel ve veriye dayalı yapılmalı ve veri kirliliğinden kaçınılmalı.

Son noktayı ise Faruk Eczacıbaşı şu sözlerle koydu:

-Geçmişten miras kalan sorunlarla değil, geleceğin sorunlarıyla ilgilenmeliyiz. Tehlikeleri fırsata çevirmeliyiz. Sadece Türkiye için çalışmak değil, bu toprakların sorumlu beyinlerinin imzasını dünyaya atmayı hedeflemeliyiz Geleceğe yönelik modeller üstünde çalışmak, gençlerin dilinden konuşabilmek, onlara geleceğe yönelik fırsatlara dair umut verebilmek, veri toplamak, veriye dayanarak çalışmak ve bilimsel olmak..."

Faruk Eczacıbaşı

Münteha Adalı'nın ev sahipliğinde

Kalamış'tan bir tatlı huzur almaya gittik

O gece toplantı sırasında hep sözleri Behçet Kemal Çağlar, bestesi Münir Nurettin Selçuk'a ait "Bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış'tan" şarkısını düşündüm.

Ne müthiş bir şarkı Yıllardır her kuşağın yakından bildiği koro hâlinde söylediği muhteşem bir eser

Münteha Adalı'nın oteli 39 Kalamış tam da bu şarkıya uygundu. 39 Kalamış Marina Hotel Restaurant huzur almaya gelenlerin uğrak yeri olmuştu. Mahalle oteli konseptini ilk defa Adalı'dan duyduk Onun ağzından başka ilkleri de duyduk.