Bu da nereden çıktı diyeceksiniz...
Aslında birkaç haftadan beri konuşulur halde. Ülkenin merkezi de ekseni de öyle acayip bir yere kaydı ki, bu tür fısıltılar ayıp sayılacakken "kulis" zannediliyor.
Fatih Altaylı'nın ziyaretine giden bir şirket avukatının işaret ettiği "Eylül-Ekim" hattı hakikaten yargı finallerini beraberinde getirecek.
CHP'ye de bu yönde fısıltılar ulaşıyor ya da "ulaştırılıyor".
Ekrem İmamoğlu'nun yanı sıra Zeydan Karalar, Rıza Akpolat ve Resul Emrah Şahan'ı ziyaretinin ardından konuşan CHP lideri Özgür Özel de buna atıf yaptı:
"Bütün herkesin tutuksuz yargılanması esas. Bu çok önemli ama komisyona girmeye böyle bir ön şart koştuğumuzu kimse söyleyemez, hele hele sadece Ekrem Bey üzerinden. ünkü Ekrem Bey'in de bizim de Cumhuriyet Halk Partisinin de bu sorunun çözümüne nereden baktığı belli. Ancak şunu ben söylüyorum. Bu komisyon fikri bize ait. Bu komisyon, Türkiye'deki Kürt sorununu demokratikleşme çerçevesinde, bir bütün olarak ele alıp çözmelidir."
Özetle "hesap-kitap-pazarlık" işine girmeyeceklerini söyledi Özel. İmamoğlu'nun da meseleye bu yönüyle yaklaşmadığını ifade etti.
Peki AK Parti tandanslı olduğu sanılan kimi isimler neden CHP'lilere "süreç ilerledikçe yargı da rahatlayacak, tahliyeler başlayacak" diyor
"ok gürültü yapmayın, sıkıntılar giderilecek" demekten başka anlamı var mı bunun
Gerçi o fısıltıların "İmamoğlu hariç tahliyeler" şeklinde yapılması da ayrı bir parantezi hak ediyor.
Ciddiye alınmaması gereken ama fısıltıların kaynağının irdelenmesinin elzem olduğu bir ayıp bu, başka şey değil.
KÖŞENİN GÖZÜTarih: 16 Mart 2025.
Adres: Diyarbakır.
Fotoğrafın önemi; Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmadan önceki son resmi programı olması... ünkü ertesi günün gecesinde evinden gözaltı işlemiyle karşı karşıya kalmıştı.