Ölme eşeğim ölme, hele enflasyon tek haneye insin de hele gör bak!

KOMİK

Ölme eşeğim ölme, hele enflasyon tek haneye insin de hele gör bak!

AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın bir zamanlar "memleketi dolandırmaya kalkanlar" diye nitelediği ama sonra adeta yalvar yakar ekonomiyi teslim ettiği Mehmet Şimşek geldiği günden beri ne yaptı

KDV'yi artırdı.

Faizleri artırdı.

ÖTV'yi artırdı.

Akaryakıta anormal zamlar yaptı.

Doları yükseltti.

İğneden ipliğe her şeye büyük zamlar geldi.

Enflasyonu üç haneli rakama çıkardı.

İşçi, memur maaşlarının düşürülmesini istedi.

Emekli ikramiyelerinin yükseltilmesine karşı çıktı.

Başta Arap ülkeleri olmak üzere dünyayı gezdi, bir kuruş alamadı.

Halka "sabır" tavsiye etti.

Aslında sonuç büyük bir düş kırıklığı.

Türkiye ekonomisi neredeyse dibin dibini görecek.

Mehmet Şimşek iş dünyasını ziyaret ediyor, onlara moral vermeye çalışıyor ve destek istiyor.

Son katıldığı bir toplantıda, "Ev satışlarının enflasyon tek haneli rakama düştüğünde artacağını" söylemiş.

Sözleri şöyle; "Biz, esnafımızın da emeklimizin de işçimizin de asgari ücretlimizin de sorunlarını biliyoruz. Bu sorunları geçmişte çözdük, Türkiye'yi hızlı bir şekilde kalkındırdık. Altyapısını iyileştirdik, eğitimine yatırım yaptık, sağlığına yatırım yaptık, ekonomimizi büyüttük. Son yıllarda dünyada da Türkiye'de de enflasyon önemli bir sorun. Ortaya koyduğumuz programla biz tekrar enflasyonu tek haneye indireceğiz. Enflasyonu tek haneye indirdiğimizde, siz çok daha rahat bir şekilde konut alabileceksiniz. Çünkü konut kredisi alabileceksiniz. AK Parti hükümetleri öncesi, konut kredisi yok denecek kadar azdı. Biz tek haneye indirince, krediye erişim arttı."

Tam "ölme eşeğim ölme" vakası.

Enflasyon nasıl ve ne zaman tek haneli rakama düşecek.

Şimşek kendi inanıyor mu bilemiyorum ama ısrarla "Aldığımız ekonomik önlemler yerindedir, kademeli olarak enflasyon da fiyatlar da gerileyecek, kredi olanakları artacak" diyor.

Tarih olarak ise 2026'yı gösteriyor.

Yani iki yıl sonrasını.

İyi de bu iki yıl nasıl geçecek

Kim ayakta kalacak, kim varlığını sürdürecek gücü bulabilecek

Başta emekliler olmak üzere AKP seçmenine gerçekten çok şaşırıyorum.

Tamamen saf bir niyetle bakanın söylediklerinin doğru olacağına inanıyor.

Oysa seçimden sonra Türkiye'yi büyük bir kasırga bekliyor.

Bunu ben yeterli olmayan ekonomi bilgimle söylemiyorum, Türkiye'nin en tanınmış ekonomistleri de aynı kanıda.

Peki bu uyarılar umurunda mı Şimşek'in.

Zannetmiyorum, baksanız Murat Kurum'un kazanması için iş dünyasını etkilemeye çalışıyor.

Ne diyor; "Kurum kazanırsa şirketler kazanır."

KAFAMI BOZAN ŞEYLER

Yasal görevlerini bile lütuf olarak sunuyorlar

Muhalefetteki belediyelerin en büyük sıkıntısı merkezi yönetimin bu belediyelerin önünü tıkaması, maddi olanaklarını sınırlaması ve iş yaptırmaması.

Daha önce Erdoğan'ın söylediği bir sözü şimdi de Mehmet Şimşek dile getirmiş.

Şimşek'e göre belediyelere her türlü destek veriliyor, hem de hiç ayırım yapılmadan.

Bakın Şimşek bu desteği nasıl açıklıyor;

"Ankara, İstanbul, İzmir, ilk 10'da Antalya var, Mersin var, Adana var. Bu 6 ilin tamamı gördüğünüz gibi muhalefetin elinde. Biz ayrımcılık yapmadık. Bizim kitabımızda ayrımcılık yoktur. Biz bütçeden belediyelere parayı, kurala dayalı olarak, formüle dayalı olarak, adil bir şekilde gönderdik. Eğer hizmet yoksa demek ki sorun başkadır."

Şimşek'in söylediği yasalarımız gereği merkezi yönetimin genel bütçeden tüm belediyelere vermesi gereken para.

Bugün AKP iktidarı veriyor bu parayı, dün başka iktidarlar veriyordu yarın başkaları yine verecek.

Muhalefetteki belediyelerin yakınması bundan değil.

O belediyeler kendi kaynaklarını kullanarak yatırıma kalkıştıkları veya borçlanma talepleri olduğu anda karşılarında iktidarı buluyorlar.

Örneğin kamu bankaları bu belediyelere koşulları ne kadar iyi olursa olsun kredi açmıyor, özel bankalara da vermemeleri için baskı yapıyor.

Yatırımlar baltalanıyor, girişimler engelleniyor.

Şimşek bunları bilmiyor mu

Bal gibi biliyor, çünkü talimatlar yukarıdan gelen taleplerle önce ondan geçiyor ve takılıyor.

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

Sisi diyerek kazanamamıştı bakalım Gazze ne olacak

Bundan beş yıl önce yapılan yerel seçimlerde AKP'nin İstanbul adayı Binali Yıldırım'dı.

CHP ise Ekrem İmamoğlu'nu aday göstermişti.

Kampanyanın sonuna doğru İmamoğlu'nun daha şanslı olduğu görülünce sarayın etekleri tutuşmuştu.

Erdoğan işi gücü bırakıp İstanbul'a karargâh kurmuş ve Binali Yıldırım'ın kazanması için tüm devlet gücünü seferber etmişti.

Aslında bugün de değişen bir şey yok.

Erdoğan seçime çok az bir zaman kala o sırada hayli düşman olduğu Sisi üzerinden gönderme yaparak İmamoğlu'nu kastederek "İstanbul'da ya Sisi'yi seçeceksiniz ya da Binali Yıldırım'ı" demişti.

Ama slogan tutmadı, millet Sisi kötülemesini yemedi ve İmamoğlu'nu seçti.

Şimdi benzer bir söylemi Murat Kurum dile getirdi.

Kurum'a göre İstanbul kazanılırsa Gazzeli mazlumlar