ANALİZ
Bunlar nasıl gazeteci böyleAKP Genel Başkanı, her zaman olduğu gibi son yurt dışı gezisine yine bildiği, güvendiği sözde gazetecileri aldı.
Bu gezide de aynı şey yaşandı.
Gazeteciler tek soru bile sormadılar.
Biri bile İspanya ve İtalya'da gördüklerini yaşadıklarını yazmadı.
Bu gazeteci olarak adlandırılan kişilerden biri bile uçakla ilgili bir gözlemde bulunmadı.
Hiçbiri İtalya ve İspanya'da olanlardan söz etmedi.
Örneğin yandaş medya gezi öncesi İtalya Başbakanı Meloni'nin Erdoğan'ı bu zirveye özel olarak davet ettiğini yazmıştı.
Bu haberde Meloni'nin, Erdoğan için en iyi yeri özel olarak seçtiğini ileri sürmüştü.
Yandaş medyaya göre, Erdoğan çok önemliydi ve bu zirvenin yıldızı konumundaydı.
Ama gelin görün ki, Meloni'nin "sadece en özel konukları için ayırdığı" denilen bu oteli Erdoğan beğenmemişti.
Neredeyse davetli bütün liderler bu otelde kalıyordu.
Üstelik bu otel dünyanın en güzel yerlerinden biri olarak kabul edilen, elitlerin tatil tercihleri arasında yer alan, 20 yıl önce restorasyon geçiren, odaları sade ve zevkli olan Borgo Egnazia'da La Republica Oteli'ydi.
Ancak Erdoğan ve beraberindeki resmi heyet, 5 yıldızlı bu oteli beğenmemiş ve güvenliğini az bulmuştu.
Erdoğan'ın adamları İtalyan yetkililerden otelin değiştirilmesini istemişti.
Ancak bu mümkün değildi.
Bunun üzerine güvenlik konusu öne atılmıştı.
Erdoğan için denizden de koruma istemişlerdi.
İtalyan basını Erdoğan'ın adamlarının bu taleplerini "alaycı" bir üslupla haber yaptı.
Ya bizim geziye katılan sözde gazetecilerimiz ne yaptı
Elbette hiçbir şey.
Sanki gözlerinin önünde yaşanan bu olayı yok saydılar.
Kamuoyu haberi, İtalyan basınından ve bu basını takip eden iki kadın yazardan öğrenebildi ancak.
Biri zaten İtalya'da yaşayan Cumhuriyet gazetesi yazarı Nilgün Cerrahoğlu diğeri de T24'ten Ayça Atikoğlu idi.
Peki Erdoğan'ın uçağına binenler neden yazmadı
Nasıl yazsınlar ki, onlar ancak CİMER Başkanı Fahrettin Altun'un kendilerine verdiği soru cevapları yayınlayabiliyorlar ancak.
Kendi başlarına yazı yazmaları, izlenimlerini aktarmaları adeta yasak gibi.
CİMER Başkanı bu konularda işi çok sıkı tutuyor, sözde gazetecilerin sadece konu mankeni olmasını sağlıyor.
Neyse ki uçağa alınmayan özgür ve bağımsız gazeteciler var da bu gezilerde ne olup bittiğini bir parça öğrenebiliyoruz.
NOT: Bu arada dezenformasyonla mücadele merkeziden bir yalanlama gelir mi diye bekledim, ama gelmedi.
CANIMI SIKAN ŞEYLER
İslam dinini iyice sulandırıyorlarBu iktidarın 22 yıllık yönetimi sırasında tüm değerlerimizin içi boşaltıldı.
Sadece milli değerler değil dini değerler de müthiş erozyona uğradı.
Kimi şeyh, hacı, hoca kılıklılar ekranlara çıkıp sinir uçlarıyla oynayacak biçimde açıklamalar yapıyorlar.
Son günlerde peygamberin 6 yaşında bir kızla evlenmesi dile dolandı.
Kendini "şeriatı savunan bilge" olarak tanıtan Asrın Tok isimli bir kişi, Diamond Tema isimli bir YouTube fenomeni ile şeriatı tartıştı.
Bu kişi şeriat istediğini söylediği halde kendisine sorulan soruların hiçbirine cevap veremediği gibi peygamberin küçük bir kızla evlenmesi konusunda fena halde çuvalladı.
Ama gelin görün ki savcılık Diamond Tema hakkında "İslam dinini küçük düşürmek, aşağılamak" suçlamasıyla soruşturma açtı.
Oysa program boyunca İslam dini aleyhine tek kelime bile etmedi Diamond Tema.
Konu şu; Hazreti Muhammed 6 yaşında bir kızla evlendi mi
Bütün kaynaklar bunu doğruluyor, kimi İslam hocaları da bunu defalarca televizyonlarda anlatmıştı.
Ama şimdi nedense sorun oldu.
Tam bu sırada ortaya bir de Cüppeli Ahmet'in Hazreti Muhammed'in cinsel gücü ile ilgili konuşması düştü.
Cüppeli'ye göre peygamber bir günde 9 eşiyle birlikte ilişkiye giriyormuş.
Bunları tartışmanın, kamuoyunun gündemine getirmenin bir yararı var mı Bana göre yok, ama belli ki dinci çevreler böyle sinir uçlarıyla oynayarak bu ülkenin cumhuriyete bağlı, laik demokratik insanlarını tahrik etmek istiyor.
Sonra geliyor arkasından iğrenç linç kampanyaları ve yargı soruşturmaları.
Kimse bu oyuna gelmesin.
KAFAMI BOZAN ŞEYLER
Suriyeliler yine bayram ziyaretine gitti, nedir bu rezaletÜlkemizi adeta işgal ettiler. Resmi rakamlara göre 4 milyon, gayriresmi rakamlara göre ülkemizde 13 milyonun üzerinde yabancı var.
Bunların çoğu Suriye'den gelenler.
Neden geldiler
Hesapta hepsi katil Esad zulmünden kaçıyordu.
Erdoğan iktidarı da "ensar" olduklarını iddia ederek bu sığınmacılara kucak açtı.
Ancak ne tuhaftır... Katil Esad zulmünden kaçıp kurtulmak için Türkiye'ye giren sığınmacıların bir bölümü her bayramda Suriye'de kalan akrabalarını ziyaret etmek için gidiyor, bayram sonu da tekrar Türkiye'ye geliyor.
Sınırdan izinli çıkıp yine gelebiliyorlar çünkü AKP iktidarı buna yardım ve destek sağlıyor.
Peki bu nasıl bir rezalettir Devlet böyle bir şeye nasıl göz yumabilir hatta destek verebilir
Demek bu yabancılar zulümden kaçanlar değil, bu iktidarın tam bilemediğimiz bir planı nedeniyle ülkemizde kalıyor ve sürekli çoğalıyorlar.
Tehlike çok büyük, ama gel de anlat.
Hemen ırkçı, şoven damgası vuruluyor.
Bu arada sınır illerindeki bazı valilikler Suriye'ye geçerken görüntülenenlerin kesin geri dönüş için gittiğini açıklamışlar.
Bu her yıl tekrarlanıyor, önce "kesin dönüş" deniyor sonra bir bakıyoruz hepsi geri dönmüş.
O halde bu bayram sonrası yine sınır kapılarına bakacağız.
DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER
Kurbanı bile ticarete dönüştürdüler
112