Son haftaya giderken kampanyaların hali

Sandıklara 8 gün kala liderler ve başkan adayları kampanyalarını hızlandırıyor. Projeleri vaatler, polemikleri iddialar gafları reklamlar kovalıyor. Son hafta bütün kozlar paylaşılacak ve herkes eteğindeki tüm taşları dökecek. Gaye kendi seçmen tabanını konsolide etmek ve diğer küçük partilerden oy çekmek. Katılım oranı başa yarışan adaylar için en önemli mesele. 2019 seçimlerinin aksine bu seçimlerde partiler için "seçmeni sandığa götürme" meselesi daha zorlu görünüyor. Bunun için de son hafta birçok büyükşehirde "seçimlerin aslında iki aday arasında geçtiği" tezi sıklıkla işlenecek. Ancak bunu kolaylaştıracak, ortak bir argümana ihtiyaç var. O da tahmin edileceği üzere bir tür "beka söylemi" gerektiriyor. Başa baş yarışmanın olduğu şehirlerde son birkaç günde kampanyasının unsurlarını "kararsızları etkileyecek, kazanıyorum havası oluşturacak" şekilde toparlayabilen partiler, adaylar ipi göğüsleyecek.

Kampanyaların gündemleri belirli konular etrafında dönüyor. Cumhur İttifakı muhalefet partilerinin "eser ve hizmet" performansı gösteremediği ve CHP'li başkanların 2019'daki vaatlerini gerçekleştiremediği fikrini işliyor. "Kimin ne kadar metro yaptığı" tartışması buna bir örnek. Muhalefetin beceriksizliği ve iç çekişmeleri konularına ek olarak Cumhur İttifakı, CHP-DEM Parti işbirliğini ve ucu İBB Başkanı İmamoğlu'na dayanan "deste deste para sayma skandalını" öne çıkarıyor.
CHP İstanbul İl Başkanlığı'nın satın alınmasında kullanılan paraların kaynağını (kimlerden bağış alındığını) sorguluyor. Bu arada İmamoğlu'nun 2019 vaatlerini hatırlamaması da bu seçim döneminin öne çıkan hatası olarak belirtilebilir. Mayıs 2023 seçimlerindeki başarısını "6'lı masa nerede" sorusuyla hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sıklıkla "enflasyonla mücadeleyi mutlaka başarıya ulaştıracağını" vurgulamayı ihmal etmiyor.

Tek başına seçimlere girmeyen muhalefet partileri ise ortak ve başat bir söylem kurmaktan uzak. Bu durum seçmen hareketliliği ve CHP'nin arzuladığı "tabanda ittifak" hedefine ulaşmayı zorlaştırıyor. CHP kampanyasını beklendiği gibi enflasyon ve emekliler üzerine kurdu. Genel başkanlık değişimi, iç tartışmalar ve aday belirleme sancıları sebebiyle CHP kampanyasına geç başladı. Parti örgütlerinin seferberliği ve kızgın-umutsuz seçmenin sandığa götürülmesi hâlâ bir risk olarak duruyor. 2019 seçimlerinde ittifak yapmış muhalefetin ortak söylemi "Erdoğan karşıtlığı" ve "tek adamdemokrasi" söylemleriydi.
Bazı CHP yorumcuları bu seçimi "muhalefetin varlıkyokluk