Sınıfta kaldık

Galatasaray, Avrupa'nın devler sahnesine hayal kırıklığıyla başladı. Pahalı ve güçlü kadrosuyla umut veren Sarı-Kırmızılılar, bireysel hataların kurbanı olarak Alman rakibine farklı mağlup oldu.

Galatasaray, Türk futbolunun Avrupa'daki en tecrübeli takımıdır. En fazla maça çıkan, bu topraklara iki Avrupa kupası getiren tek ekiptir. Bu mirasın getirdiği beklenti yükü, son üç senenin şampiyon kadrosunu daha da güçlendirmiş ve rotayı Şampiyonlar Ligi olarak belirlemiş Sarı-Kırmızılıların omuzlarındaydı.

Maç, bu beklentilere yakışır bir başlangıca sahne oldu. Yunus'un attığı nefis gol, Aslan'ın Avrupa'da farklı bir kimlikle oynayacağının adeta bir ilanıydı. Hemen ardından İlkay'ın akıl dolu frikik organizasyonunda topu Barış Alper'e aktarması müthiş bir zekâ ürünüydü. Ancak Barış'ın mutlak pozisyonu değerlendirememesi, maçın kırılma anı oldu ve ibreyi tamamen tersine çevirdi.

Alman ekibi, ilk yarıda Galatasaray ceza sahasında sadece altı kez topla buluştu ancak fileleri üç defa havalandırmayı başardı. Ortada geçen bir 45 dakika için 3-1'lik skor, sahadaki oyunu yansıtmaktan uzaktı. Ancak yenilen gollere bakınca, şanssızlık faktörünü de es geçmemek gerekir. Davinson Sanchez'in kendi kalesine attığı talihsiz gol ve duran toptan gelen bir başka gol, futbol şansının Almanlara güldüğü anlardı. Milli yıldızımız Can Uzun'un klas golüne ise diyecek bir şey yoktu; o sadece, bir oyuncunun ceza sahasında bu kadar serbest bırakılmasının hesabının sorulması gerektiğini hatırlattı.
İlk yarıda akılda kalan bir diğer not ise Yunus ve Sane'nin yaptığı basit top kayıplarıydı. İleride topu tutmakta zorlanan Barış Alper ile birleşince, dönen her atak Galatasaray savunması için bir tehlike alarmı oldu.

Teknik Direktör Okan Buruk, ikinci yarıya Lemina-Icardi hamlesiyle müdahale etti. Yunus'u forvet arkasına, Barış'ı ise kanada çekti. Ancak skor üstünlüğünü eline alan Alman ekibi, savunma duvarını örmüş ve pozisyon vermemekte kararlıydı. Buruk, tam Ahmed, Sara ve Jakobs hamlelerine hazırlanırken gelen dördüncü gol, tüm umutları tüketti. Bu gol de yine bireysel bir hatadan kaynaklandı ve Davinson, gecenin ikinci talihsiz anını yaşayarak topu bir kez daha kendi ağlarına gönderdi.