Kuzey ülkelerinin takımları Türk takımlarına genellikle ters gelir. Fizik gücü yüksek, dirençli bu takımlar karşısında tatsız sürprizler olabilir. Trömsö maçları aradan yıllar geçse de hala hafızalardadır. Kuzey kutbundan bu kez gelen Bodo/Glimt'ti ve formdaydı. Norveç liginin en çok gol atan, en az gol yiyen takımı olan, Viking ile şampiyonluk yarışında olan Bodo/Glimt, Avrupa'da da ses getiren bir takım. Avrupa Ligi'nde yarı final oynayan, Şampiyonlar Ligi'ndeki ilk iki maçından da puan almayı başaran Norveç ekibi iddialı da gelmişti. Ancak Rams Park'ta Galatasaray seyircisi ile tanıştılar! Tribünlerin müthiş desteği Galatasaray'ı ateşlerken Bodo'yu kilitledi. Norveçliler tutulup kalmıştı, kendi yarı alanlarından çıkamaz hale gelmişti. Galatasaray ceza alanının önüne ilk bilinçli ataklarını 17. dakikada gerçekleştirdiler, kaleyi bulan ilk şutlarını (direkten döndü) devre olmak üzereyken çektiler. Bodo'yu kilitleyen devasa koro Galatasaray'ı da ileri itiyordu. Maçın başlama düdüğü ile hücum prese başlayan Sarı Kırmızılılar 3. dakikada Lemina'nın pasında Osimhen'in golüyle 1-0 öne geçti. İlk 10 dakikadaki müthiş baskıda Bodo savunması darmaduman oldu. Daha sonra tempo düştü ama kontrol hep Galatasaray'da kaldı. Osimhen gelen her hava topunu kazandı. Başakşehir maçıyla çıkışa geçen Sane, Şampiyonlar Ligi oyuncusu olduğunu hatırlattı.

Ve İlkay'ın sürpriz sakatlığı ile ilk 11'e giren Yunus rakibe yaptığı baskıyla Osimhen'e ikinci golü attırdı. Çok iyi bir 45 dakika geçiren Galatasaray'ın ortalamanın altında kalan tek ismi Barış Alper'di. Bodo ikinci yarıya daha etkili başladı ama Galatasaray savunması duvar olmuştu. Bodo'nun baskısını sürdürmesini engelleyen sistem devreye girdi: Osimhen. Tek başına rakip savunmayı hallaç pamuğu gibi atan Osimhen'in baskıyla kaptığı topta atağın Yunus ve Sane tarafından gole dönüştürülmemesi şanssızlıktı. Ancak Osimhen durdurulamıyordu. Onun kaptığı topu aktardığı Yunus ikinci vuruşunda skoru 3-0'a getirip maçı rahatlatan golü attı. Okan Buruk 65.dakikada Lemina ve Barış'ı çıkarıp Sara ve Eren'i alarak oyuna müdahale etti. Sahada kaçak dövüşen Barış Alper'in çıkarken yuhalanması nazı-kaprisi uzatan genç futbolcuya da uyarı niteliğindeydi. 73.dakikada bu kez sahanın golcüleri Osimhen ve Yunus çıktı, Icardi ve Kaan Ayhan girdi. Galatasaray dün maça tamamen motiveydi. Etkili oynadı, az hata yaptı, olgun ataklarla ve baskıyla rakibine mutlak üstünlük kurdu. Osimhen faktörü Galatasaray'ın mutlak üstünlüğünün en önemli parçasıydı. Osimhen'in çıkışı sonrası yediği baskı, onun etkisinin de kanıtı gibiydi. Bodo savunması onunla baş etmenin çok uzağındaydı. Sonuç olarak Sarı Kırmızılılar iç sahada kazanmanın belirleyici olacağı Şampiyonlar Ligi'nde, ikinci maçında da müthiş bir oyunla sonuca gitmeyi başardı.