Galatasaray-Kasımpaşa maçları artık futboldan çok hentbol maçına dönüşmüş durumda. Geçen sezon Recep Tayyip Erdoğan Stadı'nda oynanan maç Galatasaray'ın mucizevi dönüşü ile 4-3 bitmiş, bu sezonun ilk maçında ise Kasımpaşa, 3-0 geriden gelip Rams Park'tan puan çıkarmıştı.
Dünkü Kasımpaşa-Galatasaray maçı beklendiği gibi büyük bir çekişme içinde geçti ve bir o tarafa, bir bu tarafa gidip gelen karşılaşma, ilk yarıdaki karşılaşma gibi 3-3 sona erdi. Kasımpaşa, dinamosu Aytaç Kara'nın yokluğuna rağmen müthiş bir tempoda oynadı. Maçın ilk yarısından bitiş düdüğüne kadar oyundan hiç kopmadı, diri kaldı ve Galatasaray'ı zorladı. Buna karşın Galatasaray'ın bu dirençli ve istekli takım karşısında kopuşları vardı. Topun Kasımpaşa'da olduğu anlarda zor durumlara düştü. Bunda en büyük sebep, ileri hattın topu tutamaması, topu kaybettiklerinde ise adam kovalamamaları ve geriye gelmemeleriydi. Hal böyle olunca orta saha çok geçirgen oldu ve savunma büyük baskı altında kaldı. Sara'nın hala kendine gelememesi, Torreira'daki düşüşün sürmesi, Mertens'in ortalarda görünmemesi ve sahaya dönememesi Galatasaray'ın o büyük orta saha gücünü eritti götürdü. Buna kanatlardaki iki isim Sallai ve Barış'ın vasatlığı da eklenince Sarı Kırmızılılar oyunun belli bölümlerinde tel tel döküldü. Kaçırdığı gollere rağmen Osimhen'in gayreti ve golleri olmasa Kasımpaşa'dan puan çıkarmak da mümkün olmazdı.
Galatasaray'ın oyunu 3. bölgede oynayamaması -ki Icardi'yi bu noktada çok arıyorlar- savunmanın en büyük sorunuydu. Ama asıl sorun yeni transferlerin bu bölgedeki yetersizliğiydi. Cuesta'nın son anda yaptırdığı penaltı Kasımpaşa'nın beraberlik golü ile sonuçlandı. Cuesta ve Frankovski'nin stoperler ofsayt taktiği ile çıkarken geride kalarak ofsaytı bozmaları hala takıma adapte olamadıklarını da gösteriyordu.