Star değil yönetmen sineması!

Tarihin en büyük bonservisini ödedikleri Neymar ve Mbappe'nin yanına Messi de geldiğinde Hollywood projesiymiş gibi futbol sandılar. Büyük starların olmadığı bir senaryo ancak Luis Enrique gibi insana dokunan bir teknik adamın elinde Oscar alacak bir film olabilirdi. Oldu da Münih'te

Amaç para kazanmaksa dünyanın farklı borsalarında yatırım yapabilir - yapmıyorlar demek değil bu- Avrupa'nın büyük şehirlerinde binlerce gayrimenkul alabilirlerdi. Katar bir Dünya Kupası düzenleme hayalini kurmaya başladığında önce bunun için Avrupa'da bir lobi oluşturmaları gerektiğini biliyordu. Fransa'da bir spor kanalı zinciri yoktu, beIN SPORTS'u kurdular, önce ülkenin liginin yayın hakkı için çok büyük paralar ödediler. Paris Saint-Germain'in patronu olduklarında Ligue 1 her sezon yeni bir şampiyon çıkartıyordu. Büyük transferlerle arka arkaya şampiyonluk kazanmak onları kesmeyecekti elbette. Hedef, Şampiyonlar Ligi'ydi. Milyonların ön yargıyla baktığı Dünya Kupası ev sahipliğini de mükemmele yakın yaptılar. Onların ligdeki yürüyüşüne ilk dur diyen Monaco idi. Sportif direktör Luis Campos yıldız avcısıydı ve tesadüf değil onun kurduğu bir başka kadro (Burak-Yusuf-Zeki'li) Lille'e şampiyonluğu getirdi. Mbappe'yi PSG'ye satan adam Luis Campos da PSG saflarına katıldığında eksik olan düzeni sil baştan yapacak bir teknik adamdı. Çok teknik direktör değiştirdiler, gün geldi Ancelotti onları bırakıp Real Madrid'e gitti, Lizbon'da Şampiyonlar Ligi Kupası'nı kazandı. Şampiyon Lille'in hocası Galtier en düşük profilli adamdı çalışanlar arasında.
NE KATALAN NE DE MADRİD'Lİ
Yıllarca oyunun kalbi orta sahayı hafife aldıkları maçlar oynadılar. 2020'de finalde kaybettiklerinde bu kupaya çok yaklaşmışlardı ama tarihin en büyük bonservisini ödedikleri Neymar ve Mbappe'nin yanına Messi de geldiğinde büyük bir Hollywood projesiymiş gibi futbol sandılar. Oysaki bu oyun, yönetmen ve iyi bir senaryo gerektiriyordu. Büyük starların olmadığı bir senaryo ancak Luis Enrique gibi insana dokunan bir teknik adamın elinde Oscar alacak bir film olabilirdi. Oldu da Münih'te...
Tiki-taka ile Barcelona'da bir futbol devrimi yapan Guardiola'nın ardından Katalan kulübü tek Şampiyonlar Ligi'ni 2015'te Enrique ile kazandı. O ne Katalandı ne de Madrid'li. Luis Figo öncesi Real Madrid'den Barça'ya gittiğinde milyonların nefretini, kimilerinin de kalbini kazanmıştı. Oyunu dikine oynayan o Barcelona, 10 yıldır kupaya hasret. Hak ettiği milli takım koltuğunda büyük başarılar hayal ederken bir babanın yaşayabileceği en büyük acıyı, kızını toprağa vererek yaşayan Enrique, Guardiola-Klopp-Ancelotti ile başlayan kulüp düzeyinde büyük teknik adamlar kavgasına geçen sezon PSG ile döndü.
1 SEZONDA 3 KUPA KAZANANLAR
Finalden önceki röportajında "Inter ile bir sezonda 3 kupa kazandım. Inzaghi şampiyonluğu ve kupayı kaptırdı. Şampiyonlar Ligi'ni kazanmasını isterim ama o iki kupayı da alıp finale gelseydi kıskanırdım" diyen Mourinho elbette üçleme yapan (2010 Inter) tek teknik adam değil. İki sezon önce Guardiola, Man City ile, 2019-20'de Hansi Flick, Bayern Münih ile 3 kupa sevinci yaşamıştı. Önceki gün PSG ile üçleme yapan Enrique, 2015'te de Barça ile lig, kupa ve Şampiyonlar Ligi'ni kazanmıştı. 2012-13 sezonda Bayern Münih ile Jupp Heynckes, 2008-2009'da Barça ile Pep Guardiola, 1998-99'da Manchester United ile Alex Ferguson, 1987-88'de PSV ile Guus Hiddink, 1971-72'de Ajax ile Stefan Kovacs ve 1966-67'de Celtic ile John Stein şampiyonluk, kupa ve Avrupa'da Kupa 1'i kazanmıştı.