Nakavt sonrası ayağa kalkmak...

Beş gollü hezimet taraftarın yüreğine hançer gibi saplanınca teknik adamın da futbolcunun da her kelimesi kifayetsiz kalıyor, bir de Okan Buruk, az koşma, topa çok sahip olmaya, rakibi doğru analiz etmeyip yok yere hakemi de beğenmeyince... Çaresi var elbette. Taraftarının karşısına çıktığında dünü unutturan, yarına umutla baktıran bir futbol oynayacak, kazanacak ve önüne bakacaksın. G.Saray ilk eylemden sınıfta kaldı, kazandı ve önüne bak-ı yor ama dün Konya'dan 10'u ikinci yarıda 14 hücum yiyen G.Saray'da kırılganlık da çok burukluk da. Bol hücumculu kadro, Recep Uçar'ın 5-4-1'i karşısında set hücumlarında tıkanırken bir kez daha geçişlerle tabelayı değiştirdi. İki golde de önce Uğurcan, sonra İlkay, ardından Barış ve gol vuruşlarındaki Yunus ve İcardi'yi anmak lazım. Sane yeteneklerine eşlik edecek bir vücuda bugünlerde sahip değil, buna İcardi'nin de benzer mazeretini eklediğinizde ve bu ikilinin maçı bitiren 11'de olduğunu gördüğünüzde özellikle son 20'de tribünlerin canını sıkan Konya futbolunun nedenlerini görebilirsiniz.