Eleştiri yok...

Derbibüyük maçın nasıl anlamını yitirdiğini 11'ler açıklandığında Fatih Tekke'nin tercihlerinden idrak ettiğinizde bizi nasıl çile dolu bir 90 dakika beklediği de ortadaydı. Esas adamlarını dinlendirip 4 gün sonra kupa finalinde G.Saray'ın oyun kalitesini kırmayı hedefleyen Tekke'nin planına saygı duyarım ama katılmam...
Okan Buruk da maç başlamadan bir puana imza atardı. 5-6 hafta önce yarışta büyük anlam yüklenen G.Saray için en zor deplasman olarak ifade edilen 90 dakikanın içini boşaltan da Buruk elbette. Beşiktaş derbisi sonrası sol şeride aldığı takımıyla matematik evet dese de F.Bahçe'ye kimyasal ve psikolojik olarak havlu attırmış, çıkmadık candan umut kesilmez bile dedirtmeyen bir teknik adam...
Yedek ağırlıklı Trabzon ilk yarıda öne geçebilirdi. Veda turundaki Muslera'nın itirazı vardı. Enis Destan'ın sakatlığı sonrası oyundan düşen Galatasaray biraz olsun ikinci yarıda oyuna döndü.
Osimhen ve Muslera dışında 11'de maçı ciddiye alan olduğunu söylemek zor. Bu rahatlığı kendi emekleriyle sağladılar, bu yüzden düne dair