Türkiye'nin savunma sanayisindeki hamleleri, Tel Aviv'in Yunanistan-GKRY-İsrail üçlü ittifak planında paniğe neden oldu. Uzmanlara göre Yunanistan-İsrail yakınlaşmasının temel nedeni, Türkiye'nin son yıllarda savunma alanında kaydettiği ilerlemeler. Türkiye'nin yerli SİHA'ları, hava savunma sistemleri, milli muharip uçağı KAAN ve MİLGEM sınıfı savaş gemileri, ülkeyi Doğu Akdeniz'in en etkili askeri gücü konumuna getirdi. Analistler, bu durumun Atina ve Tel Aviv'de "denge arayışı" başlattığını, ancak alınan önlemlerin Türkiye'nin caydırıcı gücü karşısında sembolik düzeyde kaldığını belirtiyor.
Yunanistan tarafından "Aşil'in Kalkanı'' adı verilen proje ülke tarihinin en iddialı savunma programlarından biri olarak tanımlanıyor. Yaklaşık 3 milyar euro bütçeye sahip proje kapsamında, Batı Trakya'dan Ege'nin doğusuna adalara kadar uzanan hatta yeni hava savunma sistemleri konuşlandırılacak.
Mevcut OSA-AK ve Tor M1 sistemleri, İsrail yapımı spyder sistemleri ile değiştirilecek. Orta menzilli Havk bataryalarının yerine Barak MX, uzun menzilde ise S300'lerin yerine Davut Sapanı sistemleri kullanılacak. Yunan askeri kaynaklarına göre bu sistemler Türkiye'nin geliştirdiği füze ve füze teknolojilerine karşı bir "koruma kalkanı'' oluşturmayı amaçlıyor
BÖLGESEL DENGELER DEĞİŞİYOR
Uzmanlara göre Yunanistan-İsrail yakınlaşmasının temel nedeni, Türkiye'nin son yıllarda savunma alanında kaydettiği ilerlemeler. Türkiye'nin yerli SİHA'ları, hava savunma sistemleri, milli muharip uçağı KAAN ve MİLGEM sınıfı savaş gemileri, ülkeyi Doğu Akdeniz'in en etkili askeri gücü konumuna getirdi. Analistler, bu durumun Atina ve Tel Aviv'de "denge arayışı" başlattığını, ancak alınan önlemlerin Türkiye'nin caydırıcı gücü karşısında sembolik düzeyde kaldığını belirtiyor
TÜRKİYE KORKUSUNA DAYALI HAMLELER
Uzmanlar, Türkiye'nin NATO üyesi olarak bölgesel diplomaside etkisini arttıran bir strateji izlediğini vurguluyor. Bu nedenle Yunanistan'ın aldığı önlemler 'savunmadan çok Türkiye korkusuna dayalı olarak değerlendiriliyor. İsrail ve Yunanistan arasında yürütülen milyarlarca euroluk savunma projeleri ortak tatbikatlar ve diplomatik temaslar Ankara'ya açık bir mesaj niteliğinde. Ancak askeri kapasite, üretim gücü ve bölgesel etki açısından bakıldığında, bu girişimlerin güç dengelerini kökten değiştirmesi beklenmiyor.
Uzmanlar, bölgedeki güç dengesinin artık satın alınan sistemlerle değil, teknoloji, üretim kapasitesi ve sahadaki kararlılıkla belirlendiğini ifade ediyor. Bu bağlamda Türkiye, savunma sanayisi ve jeopolitik vizyonuyla Doğu Akdeniz'in gerçek belirleyici aktörü olmayı sürdürüyor.
YUNANİSTAN SAVUNMASINI TAMAMEN YENİLİYOR! TATBİKATLAR ARTIK STRATEJİK
Maariv gazetesi, Atina'nın eski Rus ve Amerikan sistemlerini bırakıp savunmasını İsrail teknolojisiyle yeniden inşa edeceğini yazdı. Gazete, kararın Türkiye'nin askeri kapasitesine duyulan endişeden kaynaklandığını aktardı. "Yunan savaş uçakları, İsrail yakıt ikmal uçakları tarafından havada desteklendi" denilen haberde, "Her yıl tekrarlanan bu tatbikat, iki ülke arasındaki askeri koordinasyonun somut göstergesidir" ifadesi yer aldı.

3