BAŞKAN Tayyip Erdoğan'ın bir ayağı batıda, bir ayağı doğuda. ABD Başkanı Biden ile Madrid'de konuşuyor, 20 gün sonra Rusya lideri Putin'le Tahran'da baş başa görüşüyor. Başkan Erdoğan geçtiğimiz ay Madrid'de yapılan NATO zirvesinin yıldız lideriydi. Erdoğan, İsveç ve Finlandiya üzerinden NATO'nun büyük ülkeleri başta ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa'ya tarihi nokta atışlar yaptı. Diplomatik zaferle Türkiye'ye döndü. Başkan Erdoğan 19 Temmuz'da da İran'ın başkenti Tahran'da İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Rus lider Putin ile buluştu. Zirvede Ortadoğu'dan Kafkasya'ya jeopolitik gelişmeler ele alındı. Yani dünyanın önde gelen iki lideri Biden ve Putin'le aynı anda konuşabilen, Batı'ya ve Doğu'ya damga vuran tek lider Başkan Tayyip Erdoğan'dır. Başkan Erdoğan hepsiyle buluşuyor, konuşuyor. Batı'nın ve Doğu'nun olası gelişmelerine anında Türkiye'ye hazırlıyor. Başkan Erdoğan'ın Putin ve Reisi ile görüşmesi Batı basınında manşetlere çıktı. Batı medyası "Başkan Erdoğan Batı'ya ve Doğu'ya seslenen tek lider" başlıklarını attı. Erdoğan Tahran'da sadece güncel değil gelecek 10 yılları kapsayan jeopolitik analizlerde de bulundu. Suriye'de asla ve kata bır ABD APARATI TERÖR ÖRGÜTÜ PKK UYDU KANTONU kurdurmayacağını net ve açık Putin'in ve Reisi'nin gözlerinin içine baka baka dile getirdi. Bu sözlerin hedefinde aynı zamanda Amerika ve Avrupa da vardı. Erdoğan'ın şu sözleri gelecek 10 yılları çok yakından ilgilendiriyor: "Terör örgütleri ile mücadelemiz, nerede ve kimler tarafından desteklendiğine bakılmaksızın her daim sürecektir. Milli güvenliğimize kasteden şer odaklarını Suriye'den söküp atmakta kararlıyız. Astana garantörleri olarak, Rusya Federasyonu ve İran'dan beklentimiz bu mücadelede Türkiye'ye destek olmalarıdır." Bu sözler, kararlı Türkiye'nin sesidir. IRAK-SURIYE-AKDENIZ HATTI Türkiye'nin beka hattıdır. Erdoğan-Putin-Reisi 3'lü görüşme sonrasında yayınlanan bildiride dikkati çeken noktalar var: "Devlet başkanları, gayrimeşru özyönetim teşebbüsleri dahil olmak üzere, terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılmasına dair her türlü girişimi reddetmişlerdir. Suriye'nin egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün yanı sıra komşu ülkelerin milli güvenliğini tehdit