BAŞKAN Tayyip Erdoğan, hafta sonu Samsun, Ordu, Rize ve Trabzon AK Parti İl Kongreleri'ne katıldı. Başkan Erdoğan'ın, AK Parti Rize İl Kongresi'nde yaptığı konuşma diğer konuşmalarından önemlı bir farkla öne çıkıyordu.
Teşkilatçı bir siyaset ustası olarak Erdoğan'ın "AK PARTİ TİCARETHANE DEĞİLDİR" diyerek başladığı konuşması büyük liderlik özelliklerini bir kez daha gösterdi: Bazılarına bu söylediklerim zor gibi gözükebilir ama bilin ki bu genel başkan, bu cumhurbaşkanı çok şikayetler alıyor. Bu şikayetleri benim burada haykırmam lazım. Türkiye'nin en büyük sorunu, 'tatlı su siyasetçisi' tipinin her yeri işgal etmiş olmasıdır.
Kayda değer hiçbir iş yapmadan, sadece lafla, sadece seviyesiz polemikle, sadece yalan yanlış sosyal medya paylaşımlarıyla siyasetçilik oynayan bu tipler, maalesef bizim aramıza da sızabiliyor.
Bunları da görmezden gelmeyelim. Bizim siyasetimizde bu anlayışa da bu anlayışla başka ajandalar peşinde koşanlara da yer yoktur.
İnsanlar sevinçlerinde, üzüntülerinde, dar zamanlarında kafalarını kaldırıp baktıklarında yanlarında ilk sizi göremezlerse vazifenizin gereğini yerine getirmiyorsunuz demektir.
Sizden yardım isteyen herkesin, derdini çözebildiğinizin derdini çözerek bu mümkün değilse gönlünü alarak yanınızdan tebessümle ayrılmasını temin edemiyorsanız yanlış yerde bulunduğunuzu bilmelisiniz.
Size benim vatandaşlarımdan herhangi birisi gelir, sizden bir işin yapılmasını, gereğini istiyorsa, onu bir başka yere havale etme hakkınız yok.
Bunu yaptığınız sürece, ben genel başkanınız olarak varsa sizlere hakkımı helal etmiyorum.
Bazı arkadaşlarım bu söylediklerimi imkansız görebilir. Halbuki ne diyor şair:
'Davası hak olanın yardımcısı Allah'tır, hak olan davada zafer muhakkaktır.' Öyleyse biz siyasetimizi yaparken başka hiçbir şey ve hiç kimseye değil, hak olan davamıza hizmet etmeye bakacağız.
Tekrar altını çizerek ifade ediyorum, bunları herhangi bir çıkar, kazanç, makam, mevki beklentisiyle değil, davamızın bizlere yüklediği mesuliyet bilinciyle yapmak mecburiyetindeyiz.
Aksi taktirde partiyi ticarethaneye çevirirsiniz.
Bu bizim asla müsaade etmeyeceğimiz, rıza göstermeyeceğimiz, göz yummayacağımız bir durumdur.
Türkiye'de ticarethane gibi çalışan yeteri kadar parti var, sivil toplum kuruluşları var, belediye ve benzeri zaten var ama AK Parti böyle olamaz.Başkan Erdoğan bir siyaset ustası. 23 yıldan bugüne kadar DEVLET ADAMLIĞI VE
MİLLET ADAMLIĞINI gösterdi. Türkiye gemisini azgın denizlerden salim limanlara getirmesi büyük bir başarı hikayesidir. Erdoğan'ın 23 yıllık Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı gibi süreçte, Siyasal bir lider olarak, halkın yüzde 50'sinden oy alabiliyorsa, siyasal tarihimizin en büyük mitinglerini yapabiliyorsa, büyük bir saldırıdan güçlenerek çıkabiliyorsa, burada özellik var demektir. Başkan Erdoğan'ı siyaseten özel kılan çok sayıda özellik tanımlanabilir.
23 yılda KÜRESEL LİDERLİĞE getiren, siyaseten özel kılan öne çıkan özellikleri şunlardır.
YERLİ VE MİLLİ
OLUŞU: Başkan Erdoğan Anadolu topraklarına ait ve yerli bir siyaset adamıdır.
Başkan Erdoğan'ın insani ve siyasi hali bu toprakların ana kültürel damarı, coğrafi ve tarihsel derinliği ile uyumludur.
Erdoğan'ı aziz milletimiz, kendilerine benzeyen bir kişi, samimi, içten olduğu için seçiyor. Erdoğan'ın millet için çalışması, yerli oluşunun göstergesidir.
Vatandaşlarımız Başkan Erdoğan'ı kendilerinin bir parçası olarak tanımlıyorlar.
VESAYETE DİRENME
İRADESİ: 23 yılda net olarak tanık olduk. Erdoğan vesayete direnen bir siyasetçidir.
Dayatma veya vesayete yönelik bir tavra anında tepki veriyor. Başkan Erdoğan'ın bu kişilik özelliği ve siyaset anlayışı Türkiye'deki vesayet sistemlerinin aşılmasında kritik rol üstlendi. Türkiye'yi kontrol eden sivil ve askeri oligarşiye karşı gösterdiği direniş, asker ve bürokratik hegemonyayı kırdı.
Vesayeti kabul etmeyen siyaset anlayışı, küresel gelişmelerde de hep kendini gösterdi ve gösteriyor.