Kartalkaya dersi

BOLU Kartalkaya Kayak Merkezi'nde yer alan 12 katlı Grand Kartal Otel'deki yangın, büyük bir felakete yol açtı. Sömestr tatili nedeniyle otelde konaklayan 238 kişi, alevlerin hızla yayılmasıyla adeta can pazarı yaşadı. Otelin ahşap dış cephesi nedeniyle yangın büyüdü, misafirlerin birçoğu ise panik içinde camlardan atlamak zorunda kaldı. Yangın sonucu 78 insanımız hayatını kaybederken, 51 kişi de yaralandı. Yaşanan büyük felaketin ardından Başkan Recep Tayyip Erdoğan, beş bakanı Bolu'ya gönderdi.
Türkiye genelinde bir günlük milli yas ilan etti. Bir gün sonra da yangında vefat eden Gültekin ailesinden 8 vatandaşımızın Bolu'da cenaze namazına katıldı.
Yangın soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
Türkiye, yangında yitirdiğimiz 78 canımız için gözyaşı dökerken, bu facianın neden çıktığını ve sonuçlarının neden bu derece ağır olduğunu sorguluyor. Herkesin aklındaki sorular: Bu kadar kayıp neden
Sorumlu kim Denetleme zaafı var mı Varsa niçin aşılamıyor.. Yangın ihmallerden dolayı mı çıktı, bu kadar vatandaşımızı kaybetmemizin sorumluları kim, söndürme neden bu kadar uzun sürdü, bir daha benzer bir facianın yaşanmaması için neler yapılmalı... Hakkın rahmetine kavuşan vatandaşlarımızı geri getiremeyiz. Acılarını kalbimizde yaşarız. Bir gerçekle karşı karşıyayız.
Kartalkaya felaketinden alınacak çok dersler var.
Turizmde büyük gelişme gösteren, giderek daha da büyümesi gözlenen Türkiye'mizde, otellerde yangın güvenliği ne kadar sağlam Bu sorusu akıllarda dolaşıyor.
Evet. Yangın gibi acil durumlarda hayat kurtaran önlemler, herkes için hayati önem taşıyor.
Otel sahibi, otel müdürü, teknik müdür, oteldeki tüm çalışanların ve misafirlerin can güvenliğinden sorumludur. Yangın sistemi sadece bir kere lazım olacaktır. Pahalı diye gereksiz bulan veya gerekli bakımları yaptırmayan oteller çok büyük risk altındalar.
Mevzuatlara bakıyoruz, gayet iyi. Uygulama da maalesef başarılı değiliz. Mevcut yangında, önlemlerin yetersiz kaldığı ortaya çıkmıştır.
Yangınların yıkıcı hale dönüşmesinin en büyük nedenlerinden biri, belediyelere ait bütçelerinin önemli bölümünü itfaiye teşkilatlarına ayıramıyorlar veya ayırmıyorlar olması...
Yangınlara karşı hazırlıklı olunacak ekipman konusunda yetersiz kalışıdır. Türkiye'miz bugün, insansız hava araçlarının imalatında dünyanın en başarılı ülkesi.
Robot teknolojisi gelişiyor.
Teknoloji bakımından çok başarılı olan Türkiye'mize, otel yangınlarda onlarca vefatla karşılaşılması yakışmıyor.
Sorun, kamu mu, belediye mi sorumlu gibi tartışmalarla daha girift bir hâl alıyor. Yangınlar yeni çağda, bir güvenlik meselesi haline gelmiştir.
Yangınlara (Deprem, otel, AVM'ler, orman yangıları, sabotaj vb.) karşı BÜYÜK VİZYON-BÜYÜK PLAN oluşturmamız gerekir.
Devletimiz, Kamu- Yerel Yönetimleri, AYNI ÇATI ALTINDA (AFAD GİBİ) YANGINLA MÜCADELE PROGRAMI adıyla birleştirmelidir. Yangınla mücadele programı sırayla:
1)Yangın öncesi hazırlıklar,
2)Yangın sırasında geliştirilmiş itfaiye teşkilatları ile yangına müdahale,
3)Yangın sonrası yapılacaklar olmak üzere hayata geçirilmelidir...
UZMANLAR UYARIYOR
İstanbul Üniversitesi Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Programı Başkanı Dr.
Erhan Bakırcı, Kartalkaya felaketiyle ilgili dikkati çeken değerlendirmeler yaptı:
Bu olayı, Türkiye'deki yangın güvenliği algısının ne kadar zayıf olduğunun ve buna karşı alınan önlemlerin ne kadar yetersiz olduğunun açık bir kanıtı olarak görüyorum.