CHP'de 15 Eylül sendromu

CHP'de sert fırtınalar esiyor. İstanbul İl Kongresi, şaibeler nedeniyle iptal edildi ve Gürsel Tekin İl Başkanı olarak atandı. Şimdi gözler 15 Eylül'deki şaibeli kurultay davasına çevrildi. 'Mutlak Butlan' kararı çıkması durumunda Özel-İmamoğlu tarafı, Kılıçdaroğlu'nun geri dönüşünü engellemek için partiyi bölebilir.

CHP lideri Özgür Özel, mahkeme kararını tanımadığını, Gürsel Tekin'i CHP'den atacağını, CHP İl Başkanlığı binasına sokulmayacağını söyledi. 15 Eylül'de CHP Kurultayı'na ilişkin karar beklenirken, gözler eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na çevrildi. Kılıçdaroğlu'nun çalışma ofisine ziyaretlerin arttığı gözleniyor.

Gelişmelere bakınca, 15 Eylül sonrası CHP'de büyük hesaplaşma olacağına yönelik işaretler arttı. Özgür Özel-Ekrem İmamoğlu'nun, Kemal Kılıçdaroğlu'nu da partiye sokmama kararlılığı dile getirilirken, yeni sarsıntılar sonucu CHP'den yeni bir parti çıkmasının muhtemel olduğu CHP kulislerinde konuşuluyor.

8 Ekim 2023'te yapılan CHP İstanbul İl Kongresi'nin iptal edilmesi, 15 Eylül'de yapılacak olan CHP Büyük Kurultayı'yla ilgili davanın da benzer bir şekilde sonuçlanacağını işaret ediyor. Çünkü, İstanbul İl Kongresi'nin iptali ondan sonra yapılan CHP Büyük Kurultayı'nı sakat hale getirdi.

DELEGE OYLARI GEÇERSİZ

İptal edilen İstanbul Kongresi'nde seçilen 196 delege büyük kurultayda oy kullanmıştı. Tamamı Ekrem İmamoğlu'nun talimatı ile Özgür Özel'e oy verdi. 196 oy böylece kongre sonucunu sakatlamış oldu. Özgür Özel'in birinci turda 18 oy farkla kazandığı düşünülürse, sakat duruma düşmüş 196 delege oyu, kurultay sonucuna büyük etki etti.

15 Eylül'de büyük kurultayın iptali kararı alınırsa iki sonuç ortaya çıkabilir: Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesi, kayyum olarak Kemal Kılıçdaroğlu'nu getirebilir veya İstanbul'da olduğu gibi Ekim 2023'te CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu yerine vekaleten seçilen Gülsüm Hale Özcömert geri getirilmeyip Gürsel Tekin'in getirilmesi örneği yaşanabilir. Özgür Özel ise karara tepki gösteriyor, iktidarı suçluyor. Ancak Özgür Özel ve ekibinin şapkayı önlerine koyup düşünmeleri lazım. CHP kurultaylarında kıran kırana liste savaşları yaşandı.

Ama CHP'nin hiçbir kurultayında delegelerin parayla satın alındığı, 150 bin lira ile 350 bin lira arasında telefon-tablet verildiği, döviz bürolarının gece açıldığı (nitekim, bir CHP Genel Merkez yöneticisinin ismi dosyalarda geçiyor), pavyonlarda pazarlıkların yapıldığı, belediyelerde işe alma karşılığı delegelerin oy vermeye ikna edildiği iddiasıyla yönetimin görevden alınmasını ilk kez yaşıyor.