Zor günler geldiğinde fırtınaya gögüs germelisiniz! Mutlaka acil durum fonu oluşturun

Hayatın doğal akışında maalesef istenmeyen sürpriz gelişmeler yaşanabiliyor. Bu gibi durumlar için hazırlıklı olmakta fayda var. 'Yarın yokmuş' gibi harcamak ve borçlanmak yerine ihtiyaç anında sizin imdadınıza yetişecek bir 'acil durum fonu' yani kişisel 'nakit rezervi' oluşturmalısınız.

BİR SÜRE NEFES ALDIRIR

Hayat her zaman planladığımız gibi gitmeyebilir. Gelir kaybı, işsizlik, hastalık, kaza, deprem, sel ve yangın gibi doğal afetler, global boyuttaki kriz ve riskler, otomobil veya ev eşyalarının beklenmedik arızaları... İşte tüm bu olası risklere karşı hazırlıklı olmak ayakta kalmanın birinci şartıdır. Bu hazırlık için mutlaka her bireyin ve ailenin yedek akçesi yani acil durum fonu bulunmalı. Zor durumlarda imdadınıza yetişecek bu fonlar sizin bir süre nefes almanızı ve başkalarının kapısını çalmadan temel ihtiyaçlarınızı karşılamanızı sağlar.

Haberin Devamı

'KEŞKE' DEMEMEK İÇİN

Elbette birçok kişi kendisi ve ailesi için yarını planlarken tasarruf yapıyor ve belli bir fon oluşturuyor. Ancak, çoğu kişi bu düşünceden oldukça uzak. 'Bir daha mı geleceğim dünyaya', 'Kazandığım ne ki, birikim yapayım', 'Aldığımla ayı çıkaramıyorum', 'Kazandığım anca borçlarıma yetiyor', 'Aman boşver...' gibi yaklaşımlarla hareket ettiği için nakit rezerv oluşturmuyor. Fakat bu rezerve ihtiyaç da zaten hayat normal rutininde akarken bir anda ortaya çıkıyor. O zaman 'keşke' dememek için bugün harekete geçmelisiniz.

AYLIK GELİRİN EN AZ 3 KATI OLMALI

Öncelikle acil durum fonu, diğer mali hedeflerden bağımsız ve öncelikli olmalı. Fonun büyüklüğü ise herkesin ihtiyacına göre değişebilir. Ancak uzmanların genel görüşü bu fonun aylık net gelirin 3-6 katı civarında olması gerektiği yönünde. Bu hesabı yaparken güncel fiyatları ve enflasyondaki değişimi göz önünde bulundurmalısınız. Örneğin; kirada oturuyorsanız aylık kiranızı, mutfak harcamalarınızı, elektrik-doğalgaz-su ve internet faturasını-kredi ve kredi kartı borçlarını hesaba katmalısınız. Tüm bunları alt alta yazarak aylık ihtiyacınız olan yaklaşık tutara ulaşabilirsiniz. Dolayısıyla bu ihtiyaca göre ne kadarlık birikim sizi rahat hissettirecekse o fonu oluşturmalısınız. Aylık 40 bin lira sizi kurtarıyorsa en az 120 bin gibi bir yedek akçeniz olmalı. Ayda 5 bin lira ayırırsanız bu hedefe 24 ayda, 10 bin lira ayırırsanız 12 ayda ulaşabilirsiniz.

Haberin Devamı

PARA BOŞTA KALMASIN AMA NAKİT DE OLSUN!

6 Şubat depremleri tüm nakdin, birikimlerin hanelerde tutulmaması gerektiğini bize öğretmişti. Yiten canlarla birlikte sağ kalanların kullanabileceği servet de enkaz altında kalmıştı. Bu noktada riski dağıtmakta fayda var. Yani aciliyetin oluştuğu ilk 8-10 günde size yetecek nakdi evde (yastık altında) tutarken geri kalan kısmını banka hesaplarına yatırabilirsiniz. Likit para piyasası TL fonlar, mevduat, altın hesapları veya hemen nakde dönüşebilecek yatırım sepetleri acil rezervlerinizin değerini korumasına yardımcı olur.

NASIL OLUŞTURULUR

Aylık gelirlerimiz belli. Dolayısıyla tek seferde yüksek meblağları kenara koyacak durumumuz olmayabiliyor. O nedenle zamana yayılacak hedefin de belirlendiği, disiplinli bir süreç gerekiyor. Bu noktada fon oluşana kadar temel ihtiyaçlar dışındaki harcamalarda frene basıp, gelirin yüzde 5-10'unu fona ayırabilirsiniz. Artan veya azalan gelirinize göre bu oran değişebilir.

Haberin Devamı

KONTROL İÇİN AYRI HESAPTA BULUNSUN

Para biriktirmek ve onu uzun süre muhafaza etmek bir disiplin işidir. Aylarca sabırla oluşturduğunuz fonu bir anlık istek ve arzuyla 'Şu ana kadar gerekmedi, bari harcayayım' diyerek sakın harcamayın. Yedek akçenizi, gerekmedikçe amacı dışında kullanmayın. Birikimin düzenli ve daim olmasını sağlamak için ayrı bir hesap açın. Acil durum fonunun günlük kullandığınız ve kredi kartına bağlı olmayan farklı bir hesapta olması harcama kontrolünüze de yardımcı olur.