Yaz tatili dönemi tam anlamıyla başlamadan İstanbul'da bu hafta sanat dolu günler yaşadık.
İstanbul Modern, Ali Kazma'nın "Aklın Manzaraları" başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Müzenin yeni binasındaki fotoğraf sergilerine ilk günden itibaren destek veren Burgan Bank'ın dijital bankacılık markası ON Dijital Bankacılık sponsorluğunda gerçekleşen sergi, sanatçının 2010'lu yıllardan bu yana kitap, kütüphane, edebiyat ve yazı kültürü üzerine ürettiği video ve fotoğraf çalışmalarını bir araya getiriyor.
Ali Kazma'nın farklı coğrafyalarda ürettiği çalışmalarına yer veren sergide, sanatçının Japonya'nın Nara kentinde altı asırdır süren geleneksel mürekkep yapımını belgelediği "Sumi" (2025) adlı video yapıtı ilk kez İstanbul Modern'de gösteriliyor.
Yazar Orhan Pamuk'un kişisel arşiv ve yaşam alanına odaklanan "Mürekkep Evi" (2023) ve "Sentimental" (2022) ile Arjantinli yazar ve kitap tarihçisi Alberto Manguel'in kütüphanesinin Fransa'dan Portekiz'e taşınma sürecini konu alan "Alberto Lizbon'da" (2024) yapıtları, Türkiye'de ilk kez izleyiciyle buluşan çalışmalar arasında yer alıyor.
Küratörlüğünü Öykü Özsoy Sağnak ve Demet Yıldız Dinçer, asistan küratörlüğünü ise Yazın Öztürk'ün üstlendiği "Aklın Manzaraları", sanatçının 55. Venedik Bienali Türkiye Pavyonu'nda sergilenen "Hat" (2013) ve "Dövme" (2013) başlıklı videolarıyla birlikte, zor erişilen kütüphaneler, matbaalar, kâğıtçılar, ciltçiler, restorasyon atölyeleri, kitapçılar gibi mekânları belgelediği ve geçmişten günümüze edebi üretimin izini süren fotoğraflardan oluşan bir seçkiyi de içeriyor.
"Aklın Manzaraları" sergisiyle ilgili olarak Ali Kazma, "Bütün sergilerime özeniyorum ama sanki İstanbul'daki sergilerime biraz daha fazla özeniyorum. Bu sergileri, kişisel tarihimle, şu ânımın ve geleceğimin kesiştiği noktalar olarak görüyorum. Yaklaşık on yıl aradan sonra, kendi şehrimde İstanbul Modern gibi büyük bir kurumda sergi açmak benim için büyük bir anlam taşıyor. Normalde yurt dışında yaptığım sergilere gelemeyen teyzelerimin, kuzenlerimin, eski öğrencilerimin de gelebileceği bir sergi olması sebebiyle de ayrı bir heyecan duyuyorum. Ayrıca sergide yer alan 'Hat' ve Orhan Bey'le yaptığım işler, üretildikleri yerlere çok yakın bir konumda sergileniyor. Orhan Pamuk'un evi buradan yaklaşık iki yüz metre mesafede. Çekimler sırasında İstanbul Modern'i de görebiliyordum. İçinde iki buçuk senelik emeğin olduğu, İstanbul ve Beyoğlu'na ait bu işin, aynı bölgede ve Türkiye'de ilk kez sergilenmesi beni fazlasıyla heyecanlandırıyor. Hayatınızı adadığınız işleri kendi şehrinizde, kendi evinizde paylaşmak benim için büyük bir değer taşıyor" diye konuştu.