Siyonist hokkabazlık

Batı önce katleder, vahşice bir halkın sonunu getirir. Sonra da bunun filmini çekerek ve romanını yazarak hakikati çarpıtmaya çalışır. Başka milletlerin acılarını moda, sinema, sanat ve edebiyatın malzemesi yaparak kendi soykırımcı ve sömürücü ideolojisini bu yolla meşrulaştırarak pazarlar.
Tıpkı 1959 yapımı "Hiroshima Mon Amour/ Hiroşima Sevgilim" filminde olduğu gibi. Aynı manipülasyona Gazze'de bile başvuruyorlar. Şimdiden harekete geçtiler. Siyonist soykırımın en büyük suç ortağı ABD ve Avrupa medyası şu sıralar Gazzeli bebek ve çocukların birer deri ve kemik kalmış masum bedenlerini gazete ve dergi manşetlerinden "sanatsal karelerle" veriyor.
Geçmişte Afrika, Latin Amerika, Asya ve Ortadoğu'da işledikleri her tür insanlık dışı sömürgeci vahşetin aynısı şu an Gazze'de tekrarlanıyor. İsrail askerleri, sadist suçlarını naklen yayımlıyor. Bu da Batılı soykırımın bulaşıcı olduğunu göstermekle kalmıyor, aynı zamanda medya ve sanatsal platformlardaki sunumlarla katliamların nasıl ahlaki ve siyasi olarak çarpıtılıp sıradanlaştırıldığını da gözler önüne seriyor.

***

ABD, Hiroşima ve Nagasaki'ye attığı atom bombalarının gerekçesi olarak "Başka türlü savaşı bitiremezdik" sakızını çiğnemeye devam ediyor. Oysa hedef savaşı bitirmek değil Japonlar üzerinden Asya Pasifik'e boyun eğdirilmesiydi. Diğer milletlere ve dünyanın geri kalan ülkelerine gözdağı verilmesiydi. Aynı sömürgeci ve psikopat zihniyet bugün Gazze'de de devrede.
İşgalci sömürgeciler Hamas'ın Gazze'yi çevreleyen ölüm ve kölelik duvarlarını aşıp taarruza geçmesini hazmedemiyor. Çünkü Hamas, sömürgecilerin prestijini yerle bir etti. Aşılamaz denilen yüksek güvenlikli teknolojiyi aştı. Bu hamle ezberlerini bozdu.
Bombalara boyun eğmeyen Gazzeliler de vatanlarını terk etmiyor. Gitmektense şehadeti tercih ediyorlar. Oysa İsrail askerleri ve halkı, İran'ın birkaç füzesi karşısında çil yavrusu gibi dağıldı. Kafileler halinde vatanlarını terk ettiler. Gazzeliler ölmek için kalırken Yahudiler ölmemek için kaçıyor, daha da kaçacaklar.
Gazze kasabı Netanyahu, "İsrail halkını korumak" için katliamların kaçınılmaz olduğunu söylüyor. Aynı mantığı ABD Başkanı Harry S.Truman da 1955'te yayımlanan anılarında dile getirmiş ve "Atom bombaları 500 bin Amerikalının hayatını kurtardı" yalanını tekrarlamıştı.

***

Yani "Yaşamamız sizin ölmenize bağlı" diyorlar. Irak ve