O cehennemin baş mimarı kim

ABD Başkanı Donald Trump, BM kürsüsünden yaptığı konuşmada göçmenleri "akıl sağlığı bozuk, suçlu, uyuşturucu bağımlısı" gibi ifadelerle damgaladı.

Birleşmiş Milletler'i mültecileri finanse ettiği gerekçesiyle suçladı.

Avrupalı liderlere "Sizinle ortak gelenek, din ve diğer şeylere sahip olmayan kişileri durdurmazsanız ülkeniz batar" dedi.

Sınırlarını kapatmayan liderleri "ülkelerini cehenneme sürüklemekle" itham etti.

Ama milyonlarca insanın sınır kapılarına dayanmasının, evlerini terk etmesinin nedenlerine hiç değinmedi.

Çünkü biliyor ki mesele sınırların korunamaması değil; mesele savaşlar, işgaller ve büyük güçlerin bitmeyen müdahaleleri.

★★★

Bugün dünyada 50'nin üzerinde irili ufaklı savaş ve çatışma yaşanıyor.

Bunun sonucu olarak 123 milyon insan zorla yerinden edildi. 42 milyonu mülteci, 73 milyonu ise kendi ülkesi içinde evsiz kaldı.

Sadece son on yılda, her yıl ortalama 20 milyon insan savaş ve şiddet yüzünden göç etmek zorunda bırakıldı.

Peki bu devasa göç dalgalarının arkasında kim var

Tarih, Irak'tan Afganistan'a, Suriye'den Filistin'e kadar birçok coğrafyada istikrarsızlığın baş aktörünün ABD olduğunu söylüyor:

Rejimleri devirdi, ekonomileri çökertti, milyonların hayatını altüst etti.

2001 sonrası müdahaleleriyle on milyonlarca insanı yerinden etti. 11 Eylül sonrası Afganistan, Irak, Suriye ve Yemen operasyonları en az 38 milyon insanı göçe zorladı.

2003 Irak işgali sadece bir diktatörü devirmekle kalmadı; mezhep çatışmalarını körükledi, bölgede kaos yarattı.

Afganistan'daki bombardımanlar sivillerin hayatını yaşanmaz hale getirdi.

Suriye'deki dolaylı müdahaleler ve silah transferleri çatışmaları uzattı.

Filistin'de ise verdiği açık destekle, İsrail'in kuşatma ve yerleşim politikalarını meşrulaştırdı. Filistin halkı, kendi isteğiyle değil, doğrudan zorla göçe mecbur bırakıldı.

Trump, Avrupa'ya dönüp "ülkeniz cehenneme gidiyor" derken, bu cehennemin tuğlalarını kimin ördüğünü bilmezden geliyor. Göçmenleri şeytanlaştırarak, savaşların ve işgallerin yarattığı enkazı perdelemeye çalışıyor.

★★★

Gerçekte göçmen akınları, "dışarıdan gelen bir tehdit" değil; büyük güçlerin jeopolitik hesaplarının bedeli.

Bugün sınır kapılarında bekleyen milyonlar sadece ekonomik fırsatlar arayan kitleler değil; savaş uçaklarının gölgesinden, üzerlerine yağan bombalardan, işgallerin karanlığından kaçan insanlar.

Evet, göçmenlerin gittikleri ülkelerde ekonomik ve sosyal sorunlar yarattığı bir gerçek. Ama önce kimin kime müdahale ettiğine, insanları hangi koşulların göçe zorladığına bakmak gerekir. Silah ticaretinde süper güçlerin rolünü görmezden gelerek sorunun çözülmesi mümkün değil. Bir yanda göçmenleri istemeyen liderler, diğer yanda göçmenleri yaratan savaşlardan milyarlarca dolar kazanan savunma sanayii...