Netflix ahtapotu büyüyor!

19. yüzyıl, edebiyatın, özellikle de romanların kültürel hayata etki ettiği bir dönemdi. Balzac, Tolstoy, Dickens, Dostoyevski (bizden Namık Kemal) gibi yazarlar, sadece bireyleri değil, toplumların düşünme biçimlerini de etkiledi. Roman hem bir bilgi kaynağı hem de dönemin en güçlü iletişim aracıydı.

Bu etkinin en bilinen örneklerinden biri, Goethe'nin "Genç Werther'in Acıları" romanının Avrupa'da yarattığı büyük yankıdır. Kitap o derece etkili oldu ki "Werther Ateşi" denilen bir akım ortaya çıktı. Gençler Werther gibi giyinmeye başladı, melankolik bir duyarlılık yaygınlaştı ve intihar temasından dolayı kitap bazı ülkelerde yasaklandı. Bu, romanın hem bireyleri hem de toplumları derinden etkileyebildiğini gösteriyordu.

Hugo'nun "Sefiller"i ve Marquez'in "Yüzyıllık Yalnızlık"ı da dünyanın dört bir yanında okurların ufkunu genişletti. Romanlar, insanların birbirini anlamasında sınırları aşan bir köprü görevi gördü.

20. yüzyılla birlikte ilgi, kitaptan sinemaya yöneldi. Sinema, hareketli görüntünün gücüyle yalnızca bir sanat dalı olmadığını, aynı zamanda algıları şekillendiren bir araç olduğunu kanıtladı. Hollywood, Amerikan yaşam tarzını tüm dünyaya bir rüya gibi sundu; fakat bu rüyanın karanlık bir yüzü de vardı.

Türkiye'yi hedef alan 1978 tarihli "Geceyarısı Ekspresi" filmi bunun en bilinen örneklerinden biridir. Abartılı ve tek taraflı Türkiye tasviri, milyonların zihninde olumsuz bir imaj oluşturdu.

Son çeyrekte ise dijital platformlar öne çıktı. Netflix gibi yüz milyonlarca abonesi olan platformlar, yeni bir kültürel güç odağına dönüştü. Artık hikayeler sadece eğlenceyi değil, toplumsal hassasiyetleri ve politik tartışmaları da şekillendiriyor. Örneğin, dijital içeriklerde "cinsiyet eşitliği" öne çıkarılırken aile kurumu çoğu zaman öcüleştiriliyor.

Popüler kültürün siyasete etkisi de yabana atılır gibi değil.

Ukrayna'da komedyen ve televizyon yıldızı olan Volodimir Zelenski, "Halkın Hizmetkarı" dizisinde canlandırdığı karakter sayesinde geniş bir kitle tarafından benimsendi ve sonunda ülkenin gerçek başkanı oldu. Bu durum, ekranların siyasal kararları bile etkileyebildiğini gösterdi.