Gazze'de yaşanan insanlık dramını tarif etmeye (çoktandır) kelimeler yetmiyor.

Küçücük kara parçasında zalim bir tiranlığın insafsızlığına terk edilmiş insanlar paramparça ediliyor.

Gazze'de olanları haberlerden izleyenler bile artık bu acıya katlanamazken, Gazzeliler Allah'a sığınarak, ayakta kalma çabası veriyor.

Ne ki dünyanın dört bir yanında vicdan sahibi insanlar da elinden geleni yapmaya devam etmek zorunda.

Sanat yoluyla da olsa...

Filistin halkının mücadelesini, İslam sanatının zarif formlarıyla gündemde tutmak amacıyla düzenlenen bir sergi: 'Sadakat'.

7 Mayıs'ta Dolmabahçe Sanat Galerisi'nde açıldı. 17 Mayıs'a kadar da görülebilecek. 47 sanatçıdan 65 esere yer verilen sergiden elde edilecek gelir Filistin Vakfı aracılığıyla Filistin halkına ulaştırılacak.

Hüsnühat, tezhip, ebru ve minyatür sanatlarının seçkin örneklerinin beğeniye sunulduğu serginin yönetmeni Meryem Veli, sergiyi hazırlarken, İmam Gazali'nin "İhya'u Ulmu'id-Din" eserinde geçen "Allah'tan başka varlıklar karşısında özgürlüğünü (hürriyetini) kazanmış kimse sadıktır." cümlesinden ilhamla yola çıktıklarını ve sergiye bu nedenle "Sadakat" adının verdiklerini söylüyor.

Gerçekten de anlamlı bir sergi adı olmuş. Zira Filistinli kardeşlerimizin uzun yıllardır verdiği mücadeleyle birleştirildiğinde bu serginin başka bir ismi olamazdı sanki.

Çünkü acıların, zulmün, her türlü işkencenin en büyüğünü yaşayan bir Gazze var ve buna rağmen bu mazlum milletin dilinden düşmeyen bir Ayet-i Kerime var: 'Hasbünallahü ve ni'mel vekil.' (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir.'

Ve işte İmam Gazali'nin dediği gibi, "Allah'tan başka varlıklar karşısında özgürlüğünü kazanmış kimse sadıktır."