İsrail barbarlığı durdurulamıyor.

Değil Birleşmiş Milletler, değil Uluslararası Ceza Mahkemesi, yeryüzünde hiçbir güç İsrail'e söz geçiremiyor.

Sınır tanımadan vuran, yakan, ölüm kusan bu yamyam devletin barbar tutumu vicdanı olan herkesi insanlıktan soğuttu.

Dini, milliyeti ne olursa olsun dünyanın dört bir yanından hassas kalpler sinir krizleri geçiriyor.

İnsanlar ağlayarak, haykırarak sosyal medya hesaplarından videolar yayınlıyor, gücü ancak zayıflara, savunmasız sivillere yeten bu bebek katillerini lanetliyor.

Lakin, ardına büyük ağabeyi ABD'yi alan İsrail 'bana mısın' demiyor, vurdukça vuruyor.

Çağdaş batı ve Hristiyan dünyanın koruyup kolladığı 'dizayn edilmiş bir devlet' İsrail. Filistin topraklarını yuta yuta oluştu.

Osmanlı sonrası İngiliz mandasına giren Filistin, yine İngilizler eliyle yavaş yavaş ve sinsi bir planla Yahudilere teslim edildi.

O gün bugündür Filistin toprakları kan ve gözyaşı ile sulanıyor.

İsrail devletinin Filistinlilere uyguladığı soykırım, dünyanın belki de en uzun soykırımı...

Falih Rıfkı Atay, Zeytindağı adlı eserinde, Kudüs ve Filistin'de Hristiyanlık diye bir mesele olmadığını söyler ve ekler 'Kudüs'ün Hristiyanlığı, Ortodoks Petesburg, Protestan Berlin, dinsiz Paris, Katolik Roma ve Anglikan Londra'nın politika meselesidir.