Millet İttifakı'nı oluşturan CHP, İYİ Parti, Saadet ve Demokrat Parti ne yaparsa yapsın, AKP medyasının eleştiri oklarından kurtulamıyor. Düne kadar"HDP Millet İttifakı'nın gizli ortağı, HDP görünmeyen ortak''diyor, Millet İttifakı'nı akıllarınca bu söylem üzerinden sıkıştırmaya çalışıyorlardı. Şu sıralar yeni bir argüman buldular: "Ahlatlıbel'deki toplantıya HDP'yi niye çağırmadınız HDP'yi niye dışladınız" Eee hani, HDP Millet İttifakı'nın ortağıydı Ortağı ise masada niye yok Ayrıca, Millet İttifakı HDP'yi masaya davet etse, bu kez de"Terör örgütünün partisi ile ortak oldular''diyecektiniz. Demem o ki; siyaset yaparken, AKP'ye ve medyasına çok da kulak vermemek ve bildiğini yapmak lazım. HDP DE OLMALIYDI Kişisel görüşüme gelince: Millet İttifakı'nı oluşturan CHP, İYİ Parti, Demokrat Parti ve Saadet ile ittifaka katılması beklenen Gelecek ile Devadaha cesur davranmalıve HDP'yi de bu masaya oturtabilmeliydi. Ancak bunun şu koşularda çok zor olduğu aşikar Keşke siyaset zemini bu denli zehirli olmasa ve 6 milyon oy alan HDP de o masada sözünü söyleyebilseydi. Bildiğiniz üzere, HDP'nin, aralarındaTİP'in de olduğu sol ve sosyalist partilerle"3. İttifak''ı kurma girişimi sürüyor. Bu bağlamda, adınaHalk İttifakıya daDemokrasi İttifakıdenilmesi beklenen yeni oluşum, farklı bir seçenek olarak ortaya çıkacak. AMAÇ AYRIŞTIRMAK AKP iktidarı ve besleme medyası, HDP üzerinden bir tartışma açarak, bu partilerin tabanlarını Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecindebirbirinden uzaklaştırmayaveyapay ayrılıklar yaratmayaçalışıyor. Muhalefet partilerinin liderleri, bu operasyonu boşa çıkarmak; Türkiye'yi AKP ve MHP'nin yarattığı karanlıktan kurtarmak zorundadır. 28 Şubatçı ilan edildiler! AKP ve medyasına göre, Millet İttifakı'nın Ahlatlıbel'de yaptığı toplantı sonrası alınan bir karar, halkı çok rahatsız etmiş Gazeteleri okuyunca bu sözde 'rahatsızlığın'ne olduğunu görüyorsunuz. Güya, Millet İttifakı'nın ikinci toplantısının28 Şubattarihinde yapılacak olması,28 Şubat'a gizli destekmesajıymış BİR ÇIRPIDA SİLİP ATTILAR Tarihimize, 28 Şubat Süreci olarak geçen kararlar ayrı bir tartışma konusudur. Şimdilik ona girmeyeceğim. Ancak; 28 Şubat Süreci'nde''mağdur edildiği''niöne süren kesimin temsilcileri arasında bizzat Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın olduğunu hatırlatmadan da geçmeyeceğim. Sizin de bildiğiniz üzere,Kemal Kılıçdaroğlu, bürokrat olarak görev yaptığı dönemde askerler tarafından fişlenmiş, bu gerçek daha sonra basına yansıyan belgelerde de görülmüştü. Keza; merkez sağ muhafazakar kesimlerin temsilcsi olan siyasi partilerin liderleri de bu konuda farklı"mağduriyet"hikayelerine sahip Ancak AKP medyası bu basit gerçeği bile çöpe atıp ismini sıraladığım tüm liderleri biranda