Zoe Saldana: 'Emilia Perez' filmi benim için bir rüyaydı

Jacques Audiard imzası taşıyan "Emilia Perez" filmi, 77. Cannes Film Festivali'nde "Jüri Özel Ödülü"ne layık görülmüştü. Filmin başrolleri Zoe Saldana, Selena Gomez, Karla Sofia Gascon ve Adriana Paz da "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünü paylaştı. Günümüz Meksika'sında geçen hikâyede Zoe Saldana, beklenmedik bir teklif sonrası hayatı değişen avukat Rita'yı canlandırıyor. Daha önce "Avatar", "Star Trek" gibi yapıtlarda başrol üstlenen Zoe Saldana'yla Kelebek okurları için konuştuk.

Cannes'daki prömiyerde ben de vardım. Filmin gösteriminden sonra 9 dakika alkışlanmak nasıl bir histi

- O dakikalarda ne düşündüğümü bilmiyorum. Gerçekten şaşkına dönmüş hissediyordum. Şaşkınlığım, tüm doğru nedenlerin bir araya olmasından dolayıydı. Çok zaman ve çaba harcadığımız bu projenin seyirciler tarafından iyi karşılanmasını umuyorduk. En azından "umarım insanlar nefret etmez" diyorduk. Ama beklentilerimi aştı. Seyircinin filmi karşılaması muhteşemdi. Akıntıya karşı yüzdüğümüzü biliyorduk.

Neden akıntıya karşı yüzüyordunuz

- Oyuncu kadrosu ve senaryosu bakımından... Ayrıca bir Jacques Audiard filmiydi. Yönetmen beni görmek istediğinde "Film, cinsiyet değiştirmek isteyen bir narkotik liderini anlatan müzikal. Sen de ona yardım eden avukatı oynayacaksın" dedi. Bu hikâyeye şaşırırken "Ah, bir de İspanyolca ve filmi Meksika'da çekeceğiz" diye de ekledi.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Çılgıncaydı. Dolayısıyla Cannes'da olmak ve filmin herkesi etkilemesi çok önemliydi. İzleyen herkesin hikâyeyi ve performansları beğenmesi beden dışı bir deneyimdi. Ruhum o anda bedenimden çıktı, binayı terk etti ve sonra bana geri geldi.

KENDİME ÇOK SERTDAVRANIYORUM

Filmi ilk kez izlerken kafanızda Rita karakteri olmayı bıraktığınız anlar oldu mu

- Hayır. Bir sanatçı olarak asla tatmin olmuyorum. Kendime gerçekten çok sert davranıyorum. O kadar eleştirel bir gözle izliyorum ki bu yüzden yaptığım işi herkesten önce izlemeyi seviyorum. Böylelikle izlerken yaşadığım çılgınlığı bir mahremiyet içinde ve kimseye göstermeden atlatabiliyorum. Sonrasında da kırmızı halıya hazır oluyorum. Ama bu kez farklıydı.

Kendimi, izlerken orada ve anda olmaya zorladım. Sürekli eleştirel izleme modumdan çıkmaya çalıştım. Hikâye çok etkileyiciydi. Kadro çok iyiydi ve izlerken şarkıları dinliyordum. Ardından o filmin içinde olduğumu unuttum. Bu yüzden gerçekten çok mutlu oldum.

Bu hissi de bir süre yaşadım. Kendime karşı yumuşak davranmayalı uzun zaman olmuştu. Bu bile benim için çok özeldi. Çünkü bir şeyin tadını çıkarmak istiyordum. "Kendine karşı bu kadar katı olma Zoe" diyordum. Çünkü bir gün kafama girerseniz anında oradan çıkmak istersiniz.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Bu film fiziksel olarak da öteye geçmenizi istiyor. Şarkı söyleme, dans koreografisi Tüm bunlara hazırlanmak nasıldı

- Evet, bu bir müzikal. Yönetmenimiz geçişlerimiz konusunda çok titizdi. Tüm şarkılar ve koreografi kusursuz olmak zorundaydı. Film için her şeyi öğrendim ve hepsini bir araya getirdiğimde kendimi Rita'ymışım gibi hissettim.

Sanki vücudum düşüncelerimden ayrılmıştı. Rita'nın aklından geçenleri açıkça ortaya koyuyormuşum gibi hissettim. Şarkıların sözlerine gerçekten dikkat ettim. Çünkü sözler Rita'nın düşünme şeklinin karakteristik bir örneğiydi.

HİÇBİR ANI VE İŞİ HAFİFE ALMIYORUM

"Avatar" kariyerinizin dönüm noktası oldu

- Kesinlikle. Küçük yerlerden büyük prodüksiyona geçiş yaptım. Bu yabancı gezegenden gelen bir prenses tüm dünyaya ulaştı. Bu film sebebiyle de dünyayı dolaştım. İnsanlar tarafından fotoğraflarım çekildi. Tanışabileceğimi hiç düşünemediğim yapımcılar ve yönetmenlerle toplantılar yaptım. Roller teklif edildi. Eskiden bunlar için savaşmam gerekti.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı