Transatlantik yolculuğu belgesel oldu
Bir başarı hikâyesi düşünün...
Daha 15 yaşındayken Arkas Holding'le yolu kesişen, yelken sporunda üç kez dünya şampiyonu olan, ardından bu tutkusu sayesinde Amerika'da burs kazanan genç bir yetenek.
Enes Yılmazer'in hikâyesi tutkuyla, inatla, vizyonla, dostlukla ve "yeni denizlere açılmakla" ilgili bir hikâye.
Spor kariyeri yaşadığı bir sakatlıkla noktalanınca yönünü başka bir denize çevirdi:
İçerik üreticiliği.
Bugün YouTube'da 5 milyonu aşkın abonesine, çoğunluğu gayrimenkul dünyasına dair hazırladığı etkileyici ve yüksek prodüksiyonlu videolarla erişiyor.
Dijital dünyanın yıldızlarından biri. İnanılmaz izlenme sayılarına ulaşıyor.
Ama benim için Los Angeles'ta tanıdığım, eşimle birlikte düzenlediğimiz Hollywood Türk Film ve Drama Günleri'ne katılımıyla desteğini esirgemeyen, üretkenliğine hayranlık duyduğum bir dost.
"Journey Never Ends" belgeselinin Türkiye prömiyeri, 24 Haziran Salı akşamı İzmir'deki Arkas Mattheys Köşkü'nde gerçekleşti.
Etkinliğe Arkas Holding ve Arkas Line'ın üst düzey yöneticileri ev sahipliği yaptı.
Belgeselde, Enes'in Arkas Holding'e ait bir yük gemisinde geçirdiği 11 günlük transatlantik yolculuğa şahit olduk.
Geminin adı: Sine A.
İspanya'nın Algeciras Limanı'ndan başlayıp Amerika'nın New York Limanı'na uzanan bir yolculuk...
Belgesel, gemide yaşamayı, çalışmayı ve denizciliğin görünmeyen yüzünü izleyiciye aktarıyor.
Prömiyer akşamı gerçekleşen söyleşide Enes'in yanı sıra Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bernard Arkas ve Arkas Spor Kulübü Yelken Şubesi'nden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mert Oruz da vardı.
Bernard Arkas, Enes'le bağını şöyle anlattı:
"Benim sörfle hikâyem oldukça kişisel. Liseyi yurtdışında yatılı okudum. Yaz tatillerinde Çeşme'ye döndüğümde sörf benim kurtarıcım olmuştu. Tatillerimin çoğunu sabah akşam sörf yaparak geçirirdim.
Türkiye'den dünya arenasına çıkmak benim için mümkün olmadı ama yine benim köyümden Enes'in bu hayali gerçekleştirmesine vesile olmak beni gerçekten çok mutlu etti. Onunla büyük bir yolculuğa çıktık. Enes, inat ettiğinde tüm zorluklara göğüs gerebilen bir kişilik."
Enes ise bu yol arkadaşlığı hakkında şunları söyledi:
"Bernard Abi'nin hayatımdaki yeri çok büyük. Ailemden sonra kim bana bu kadar emek ve destek verdi diye düşündüğümde aklıma sadece Arkas Ailesi geliyor. 15 yaşımda aklımda sadece sörf vardı. Bu sporda kariyer inşa etmek, dünyayı dolaşıp yarışmalara katılmak kolay değildi. Hem maddi hem manevi anlamda Arkas'ın desteğiyle bu yola çıktım. Yaklaşık 12 yıl süren bu yolculukta 20'ye yakın ülke gezdim, üç kez dünya şampiyonu oldum."
2007 yılında bu başarılar ona Teksas AM Üniversitesi'nden burs kazandırdı.
Teksas'ı seçmesinin bir nedeni rüzgâr. Orası ABD'nin en rüzgârlı ikinci bölgesi ve yıl boyu sörf yapmaya uygundu.