Merhabalar sevgili okurlar.
Ayşe Tokyaz ve İlayda Alkaş… Sadece bir gün ara ile, her ikisi de erkekler tarafından katledildiler… Ve her ikisi de henüz 22 yaşındaydı… Yani, ikisi için de yeni yeni geliyordu hayatın baharı. Ama Onlar; ne yazık ki, baharı karşılayamadan, kara toprakla buluştular…
Üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz, erkek arkadaşı eski polis memuru Cemil Koç ile ilişkisini bitirmek isteyince zorla alıkoyuldu. Ailesi ile son kez 9 Temmuz'da görüşen Ayşe'nin, Eyüpsultan'da yol kenarına bırakılan bir valizin içinde vücut bütünlüğü bozulmuş cesedi bulundu.
İstanbul'da yurtta kalan ve özel bir üniversitenin hemşirelik bölümünden bu yıl mezun olacak olan Ayşe Tokyaz, sosyal medya platformundan tanıştığı erkek arkadaşı 38 yaşındaki Cemil Koç' tan, arasındaki yaş farkı ve kendisine şiddet uygulaması nedeniyle ayrılmak istedi. Edinilen bilgiye göre, mesleğe uygun olmayan davranışları nedeniyle emniyetteki görevine son verilen eski polis Cemil Koç, Tokyaz' ı ailesiyle tehdit ederek son kez görüşmek istedi. Küçükçekmece'de bir sitede Koç'un oturduğu dairede kendisiyle buluşan Ayşe Tokyaz; Cemil Koç' un evlenme teklifini reddedince, , iddiaya göre, darp edilip evden ayrılmasına izin verilmedi. Ve Ayşe' nin parçalanmış cesedi, 14 Temmuz' da, Eyüpsultan' da bir valizin içinde yol kenarına atılmış olarak bulundu…
Haberin Devamıİlayda Alkaş ise, 15 Temmuz 2025 gecesi ayrıldığı sevgilisi tarafından sokak ortasında silahla vurularak öldürüldü.
İlayda, Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesine bağlı Şehitlik Mahallesi'nde yaşıyordu. Genç yaşına rağmen hayata dair umutları olan Alkaş, çevresi tarafından sevilen, sakin ve sessiz biri olarak biliniyordu. Günün birinde aşık oldu ve o adamla (C.A.), dini nikah kıyarak birlikte yaşamaya başladı. Ancak, annesinin ifadesine göre, aylar süren şiddete maruz kaldı İlayda bu birliktelik sürecinde. Babası ise her eve geri dönüşünde tekrar birlikte yaşadığı adamın yanına geri gönderdi onu. Ancak sonunda babası da durumun vahametini anlayıp, yüzü gözü morluklar içindeki kızını eve geri getirdi. Fakat C.A.' nın ölüm tehditleri bir türlü bitmedi. İlayda' nın annesinin ifadesine göre; Alkaşlar bu süreçte Batman'a, İzmir'e ve ardından Antalya' ya kaçtılar. Yine de sonunda, ailece bir düğünden döndükleri sırada, evinin kapısında bekleyen C.A. tarafından kurşunlanarak öldürüldü İlayda…
Haberin Devamıİçinde bulunduğumuz Temmuz Ayı' na, kadınlara yönelik şiddetin boyutlarını bir kez daha gözler önüne seren bu iki cinayet damga vurdu.
'Şiddet', hayatın her alanında karşılaşabildiğimiz, güç ve baskı uygulayarak insanların bedensel veya ruhsal açıdan zarar görmesine neden olan bireysel veya toplu hareketlerin tümüne verilen ad… Kadına yönelik şiddet ise; tehdit, dayatma ve kontrol kullanılarak, kadın üzerinde baskı ve üstünlük kurmayı hedefliyor. Kadının insan haklarını ihlal eden her türlü eylem, kadına yönelik şiddet sayılıyor. 1960'lı yıllardan beri kadın hareketleri bu duruma karşı mücadele vermeyi sürdürüyor. Hayatın her alanında ve anında görebileceğimiz erkek egemenliği, bu şiddetin kaynağını oluşturuyor. Erkek tarafından ev içinde kadına yöneltilen şiddet, çocuklara da hem fiziksel hem de ruhsal olarak zarar veriyor.
Haberin DevamıKadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu' ndan alınan bilgilere göre, 2025 yılının ilk 6 ayında erkekler tarafından 136 kadın öldürüldü, 145 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu.
2021-2024 yılları arasındaki kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümlerine baktığımızda ise:
2021' de, 131 kadın cinayeti işlendiğini ve 99 kadının şüpheli şekilde öldüğünü2022' de, 164 kadın cinayeti işlendiğini ve 125 kadının şüpheli şekilde öldüğünü2023' de, 147 kadın cinayeti işlendiğini ve 128 kadının şüpheli şekilde öldüğünü2024' de, 205 kadın cinayeti işlendiğini ve 117 kadının şüpheli şekilde öldüğünügörüyoruz.
2025 yılı Hükümetimiz tarafından Aile Yılı ilân edildi. Ama bugün kadınlar hâlâ en çok "en yakınları" tarafından öldürülüyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, uzun yıllardır tuttuğu verilerde bunu açıkça görebildiğini ifade ediyor. Örneğin; 2025'in ilk 6 ayında öldürülen 136 kadının 96' sı, aile üyesi bir erkek tarafından katledildi.
Ev, kadınlar için bir sığınak değil; çoğu zaman görünmeyen bir şiddet alanına dönüşmüş durumda. 2025'in ilk altı ayında elde edilen verilere göre, kadınlar en çok kendi evlerinde öldürüldü. Kadınların en güvende olmaları gereken yerler, giderek, hayatlarını kaybettikleri mekânlara dönüşüyor.