Irkçının hayvanseverliği

Fransa'daki seçim atmosferi yıllardır süregelen soruyu tazeledi: Bazı siyasetçi ve aktivistler ırkçılığı, göçmen düşmanlığını meşrulaştırmak için hayvanları alet edebilir mi Edebilir. En azından sağ popülist Marine Le Pen nezdinde manzara bunu gösteriyor. 24 Nisan'daki ikinci turda Macron'la yarışacak olan Le Pen, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde helal ve koşer et kesimine son vereceğini söylüyor. "Le Pen, Fransa'daki Müslüman ve Yahudileri aynı cephede birleştirdi" diye haberlere konu oldu mesele. Her iki inancın mensupları arasından "Eğer seçilirse ülkeyi terk ederiz" çıkışları geldi. Seçilemeyecek ama velev ki kazandı, Le Pen'i memnun ederler muhtemelen. Le Pen halkın bir kesiminin neyi nasıl yiyeceğine karışıyor ama Fransa'nın güney kesimlerini kana bulayan boğa güreşlerine katiyen ilişmiyor. Aynı tavır, av camiası için de geçerli. Avrupa'nın hiçbir ülkesinde Fransa'daki kadar av meraklısı yok; yaklaşık 4.3 milyon kişinin av ruhsatı var. Sık sık av kazaları meydana geliyor. Sadece geçen sezon yedi kişi av kazalarında can vermiş. Dolayısıyla ülke gündeminde önemli yer tutuyor, toplumu kutuplaştırıyor ve oy potansiyeli açısından seçim gündemine de hakim oluyor. Le Pen'in evinde altı Bengal kedisi varmış, yani barınaktan almış olmasa da hayvansever sınıfına girmesi gerekiyor ama seçim kampanyasında ne boğa güreşleri ne de avcılığa itirazını dile getiriyor. (Hayvansever derken vegan felsefesi haricinde. Çünkü hayvanların etinden sütünden faydalanıp kedi köpeği severek danayı kuzuyu yediğin müddetçe o sınıfa giremezsin.) Marine Le Pen Arena ve ormanlarda kan dökülsün ama hayvanlar mezbahada helal-koşer usullerle değil şoklanarak kesilsin, buna odaklanıyor Le Pen. Gerekirse helal ve koşer et ithal edilebileceğini söylüyor, fakat bu da ekonomi programındaki daha az ithalat hedefiyle uyumlu değil. TESCİLLİ PROVOKATÖR BB Le Pen'in tavrı öyle bir ikiyüzlülük ki, önceki iki seçimin aksine bu sefer Brigitte Bardot da desteğini çekmiş görünüyor. İki kadının ideolojik açıdan kafaları paralel işliyor. Her ikisi de göçmen düşmanı, özellikle İslamofobi ağır basıyor. BB Kurban Bayramı nedeniyle tüm Müslümanları barbar ilan edeli 30 yıl oldu. Eski sömürgelerden gelenlerin Fransa'yı bozup kirlettiği fikrinde. Irkçı nefret yüzünden defalarca yargılandı. Ancak bu seçimde yolları ayrıldı. Bardot, ilk tur öncesi açıkladı; hangi aday hayvanlardan yana siyaset güderse ona oy vereceğini söyledi. Oysa 2012 ve 2017 seçimlerinde açıkça Le Pen taraftarı olduğunu ilan etmişti. O dönem Fransa'yı eski şanlı günlerine kavuşturması için Le Pen'i desteklediğini söyleyen Bardot'nun son kocası Bernard d'Ormale de uzun yıllar baba Le Pen'in Ulusal Cephe partisinin danışmanlığını yapmıştı. Bardot, bu seçimde daha da aşırı sağdaki aday Eric Zemmour'dan yana meyletmiş olmalı, çünkü adamın kampanya döneminde avcılarla flörtüne tanık olunca bir teessüf mesajı yayınladı. Zemmour kırsaldaki bir buluşmada avcıları "gerçek doğa severler" diye tanımlamıştı. Bunun üzerine Bardot yazdığı açık mektupta "Sizin cesaretiniz, içtenliğiniz, güçlü duruşunuz ve zekanızla gurur duymuştum. Ancak hayvanlarla ilgili kabul edilemez sözleriniz karşısında şok geçirdim" dedi. Bardot'nun deyişiyle güçlü duruşu, "Fransa'yı kurtaralım" başlığı altında İslam ve göç karşıtı radikal sağ söylemden ibaret olan ultra milliyetçi Zemmour seçimin ilk durunda yüzde 7.1'de kaldı. BB, tanrı kadını yarattı işlerini ta 70'lerde