Kış güneşi

Her iki takımın da yüksek konsantre ile sahada olduğu bir karşılaşmaydı. Okan Buruk da Çağdaş Atan da maçın ilk bölümüyle ilgili planlarını, orta saha üstünlüğünü ele geçirme üzerine kurgulamış gözüküyordu. O yüzden 10-15 dakika boyunca her iki takım oyuncularını rakip sahada etkili pres yaparken gördük. Son haftalardaki Galatasaray maçlarında pek rastlayamadığımız bu meydan okuyuş, orta sahadaki isimlerin kalitesini ortaya koymasıyla değişti. Zaten bu güneşe kar dayanmazdı! Özellikle sahada harika işler yapan bir Kerem Demirbay vardı. Zaten yükselen bir grafiği vardı ama bu kez fizik gücüyle de oyundaydı. Geçtiğimiz maçların aksine kolay yıkılmadı, hiç durmaksızın koştu, en kritik anlarda pozisyonun içinde olan isim oydu. İlk yarı tamamlandığında Galatasaray adına en çok koşan isimdi ve düşünün Torreira ile Berkan'ı bile geride bırakmıştı

37'LİK MAESTRO

Tabii bir de maçın adamı Mertens vardı. Bir liderde ne özellik olması gerekiyorsa o özellikleri tepeden tırnağa bünyesinde barındıran bir futbolcu... Ben Mertens'im, 37 yaşındayım demiyor.... Koşuyor, ön alanda baskı yapıyor, takım arkadaşlarına moral veriyor, takımı yönlendiriyor... Yetmiyor, bizatihi inisiyatif alıp tabelayı değiştiriyor. Hiç kuşkusuz gençlik aşısı bulunsa ilk yapılacaklar listesinde yer alması gereken bir isim Mertens! Gecenin diğer iyi isimleri her iki golde de fi ziğiyle ayakta kalan Barış Alper Yılmaz, defansta kuş uçurtmayan Davinson, sağ bekte olmasına rağmen takımın oyun akıllarından biri haline dönüşen Kaan Ayhan'dı...