Ismael kazandı!

Eğri oturup doğru konuşalım Beklediğimizden çok daha farklı, çok daha kaliteli bir maç izledik. Şampiyonluk yolunda emin adımlarla ilerleyen ev sahibi Trabzonspor, bilinen oyun anlayışıyla gole ulaşmak isterken, hiç beklemediği bir Beşiktaş buldu karşısında. Valerien Ismael, sadece Abdullah Avcı'yı değil, maçı izleyen hemen herkesi şaşırtan bir oyun sahneledi. Üçlü savunma, dörtlü orta alan ve üç forvet Daha önce denenenlerin aksine, bu maçta yeni savunma dizilişini daha sağlam, daha tutarlı ve daha verimli uyguladı Beşiktaş. Welinton, Vida, Montero'dan oluşan "üçlü" çok yerinde ve çabuk müdahalelerle, gerektiğinde birbirlerine yakın oynayarak, fırsat bulduğunda hücum oyununu da başlatma gösterisiyle rakibini zorladı. Johann Cruyff'un hem de Trabzon'da Barcelona maçından önce (19 Eylül 1990) söylediği gibi futbolda diziliş sayıları hiç önemli değildi. "O sayılar sadece hakem, oyuncular ve seyirciler için formalarda geçerlidir. Oyun dizilişini sayılarla belirlemek çok doğru değil." Böyle diyordu Cruyff Bizler, Pereira'nın Fenerbahçe'de, Kuntz'un Milli Takım'da, Önder Karaveli'nin de Beşiktaş'ta denediği "üçlü"lere fena halde takılmış, tartışmalarla epey zaman kaybetmiştik. Dünkü oyunda en azından bu tartışmaların yersizliğini gördük. Beşiktaş iyi bir hazırlıkla yeni hocasının isteklerine çalışmış, Trabzon'a elini yükselterek gelmişti. Yine de iki takım, netameli durumlarla karşılaşmamak için savunmada değil, hücumda kalma çabasını gösteriyordu. O çabalardan birinde Djaniny, yüzde yüz gollük pozisyonda ayağının kaymasıyla büyük bir talihsizlik yaşadı. Beşiktaşlı Batshuayi'nin de bir talihsizliği vardı: Ceza alanı içinde Puchacz'ın sert müdahalesiyle topu kaybetti. Sonra da iki adım atıp yere düştü. Müdahale anında düşseydi, penaltıyı alabilirdi. Ancak pozisyonun başlangıcında da faul olduğu için oyun devam etti, taçla sonuçlandı. Daha da önemlisi, Beşiktaş'ın ceza alanı içinde kazandığı serbest vuruşta Zorbay Küçük barajı kale ağzında kurmalıydı. Hesabı dikey açıyla yapmalıydı. Avcı, ilk yarıda hem Beşiktaş'ın baskısını kırmakta, hem de kendi hücum planını uygulamakta sıkıntı çekti. Nwakaeme, Visca, Djaniny beklenen etkiyi yaratamıyordu. Aynı biçimde Bakasetas'tan da verim alamadı Trabzonspor. Nwakaeme'yi Cornelius'la değiştirmesi akıllı bir hamleydi. Danimarkalı