Abdullah Zeydan olayı

Van'da büyükşehir belediye başkanlığı seçimini DEM Partili Abdullah Zeydan kazandı. Sonra, Zeydan'ın aday olma şartlarını karşılamadığı gerekçesiyle, seçimden ikinci olarak çıkan AK Parti adayının kazanmış sayılması gündeme geldi. DEM ve CHP karara karşı çıktı; bunun halkın iradesinin gasbedilmesi ve demokrasinin çiğnenmesi anlamına geldiğini öne sürdü. Kategorik muhalif televizyonlardaki yayınlarda Van'da bir darbe yapılmak istendiği iddia edildi. Dahası, başta Van olmak üzere çeşitli yerlerde zaman zaman şiddet kullanılan sokak gösterileri yapıldı.

Kuşku yok ki demokrasi serbest ve yarışmacı seçimlere dayanır. Seçimlerin yapılması da sonuçlanması da bir dizi kuralla düzenlenir. Bu kurallar aday olma, seçmen olma, oyların sayılması vs. gibi konularla ilgilidir. Bu olayda kural, aday olabilme şartlarıyla ilişkilidir.

İlk bakışta bu kurallar gereksiz sanılabilir, ancak, kurallar olmaksızın seçim yapılamaz ve sonuç alınamaz. Siyasiyarışa katılan kişilerin ve ekiplerin kurallara uymayı zaten kabul etmiş olduğu düşünülür. Kurallar kişilerin ve grupların özel durumuna bakmaksızın uygulanır. Bir vakayı veya bir şahsı bir kuraldan muaf tutmak o kuralın bir anlamda yok edilmesi anlamına gelir. Kuralsız bir ortamda ise düzen değil kaos oluşur.

Duruma tepki gösteren bazıları -özellikle DEM ve CHP çevreleri- kuralın çiğnenmesini veya görmezden gelinmesini talep etti. Ne var ki, bu bir defa yapılırsa tekrar yapılması gerekebilir, talep edilebilir. Sonunda demokrasinin en önemli kurumlarından olan seçimleri yapamaz hâle geliriz. Elbette kurallar mükemmel değildir ve çeşitli yanlışlıklara ve haksızlıklara yol açabilir. Bu durumda yapılması gereken şey kuralı uygulamamak veya görmezden gelmek değil onu usulüne uygun biçimde değiştirmek ve böylece gelecekte benzer vakaların ortaya çıkmasını önlemeye çalışmaktır.

Zeydan, teröre destek vermekten mahkûm olmuş ve cezaevine girmiş. Bazı haklarından bir süre için mahrum edilmiş. Tahliyesinden üç yıl sonra hak mahrumiyetinin mahkeme tarafından ortadan kaldırılması mümkün. Gelgelelim avukatları üç yıl dolmadan Diyarbakır'da mahkemeye başvurmuş ve 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hak mahrumiyetini kaldırma kararı aldırmış. Yargının bu kararı vermesi ilginç. Karar rüşvet veya kasıtlı görmezden gelme ile alınmış olabilir. Bunun mutlaka araştırılması ve soruşturulması gerekir. Nitekim inceleme süreci başlatıldı Adalet Bakanlığı'nın müracaatı üzerine bu hak mahrumiyetini kaldırma kararı, temyize açık olmak üzere, bozuldu. Üzücü ve şaşırtıcı bir durum, ama ilk defa da vuku bulmuyor. Adana Kozan'da 2019 seçimlerini MHP adayı kazanmış, fakat seçilen kişinin aday olma şartlarını karşılayamadığı anlaşıldığı için mazbata ikinci gelen Saadet Partisi adayına verilmişti.