Yeniçağ, sorgulamaya devam edecek!

Değerli Yeniçağ okurları;

Yeniçağ, 24 yıl önce bugün yayın hayatına atıldı. Geçen bu süreç içinde bize verdiğiniz destekten dolayı sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.

Yeniçağ, 23 yıldır, Anayasa'nın başlangıç ilkelerinde belirtildiği gibi "Atatürk'ün belirlediği milliyetçilik anlayışı ve O'nun inkılâp ve ilkeleri doğrultusunda;

Dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip şerefli bir üyesi olarak, Türkiye Cumhuriyetinin ebedi varlığı, refahı, maddî ve manevî mutluluğu ile çağdaş medeniyet düzeyine ulaşma azmi yönünde;

Millet iradesinin mutlak üstünlüğü, egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Milletine ait olduğu ve bunu millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir kişi ve kuruluşun, bu Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı;

Kuvvetler ayrımının, Devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmeyip, belli Devlet yetki ve görevlerinin kullanılmasından ibaret ve bununla sınırlı medenî bir işbölümü ve işbirliği olduğu ve üstünlüğün ancak Anayasa ve kanunlarda bulunduğu;

Hiçbir faaliyetin Türk millî menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihî ve manevî değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı;

Her Türk vatandaşının bu Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak millî kültür, medeniyet ve hukuk düzeni içinde onurlu bir hayat sürdürme ve maddî ve manevî varlığını bu yönde geliştirme hak ve yetkisine doğuştan sahip olduğu;

Topluca Türk vatandaşlarının millî gurur ve iftiharlarda, millî sevinç ve kederlerde, millî varlığa karşı hak ve ödevlerde, nimet ve külfetlerde ve millet hayatının her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla ve huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğu" inancıyla yayın yapmaktadır.

Değerli okurlarımız,

Normal şartlarda, bir gazetenin, ülkenin Anayasası'nın temel ilkelerine uyumlu olmakla birlikte sadece gerçekleri araştırıp haber yapmasında bir olağanüstülük yoktur. Ancak Türkiye'de son dönemde bir gazetenin ve yazarlarının, devletin kuruluş ilkelerine sahip çıkan yayınlar yapması, gerçekleri dile getirmesi, kamu kaynaklarından veya özel sektörden yeterli ilan-reklam alamaması ile yani cezalandırılmasıyla sonuçlanmaktadır!