Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan, Devlet Bahçeli tarafından silah bırakma şartıyla Meclis'e davet edildiğinde bütün siyasi çevrelerin sürece katkı yapmasını istedi ve "Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır." dedi. Bu arada "Sayın Bahçeli'nin ve Sayın Erdoğan'ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim. Gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım." mesajını da verdi.
Nitekim PKK ile anlaşma sağlandı. PKK, 12. Kongre sonuç bildirisinde "Kongremizin aldığı PKK'nin fesih ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırma kararı kalıcı barışa ve demokratik çözüme güçlü bir zemin sunmaktadır. Söz konusu kararların uygulanması Önder Apo'nun süreci yürütüp yönlendirmesini, demokratik siyaset hakkının tanınmasını ve sağlam bütünlüklü bir hukuki güvenceyi gerektirir. Bu aşamada Türkiye Büyük Millet Meclisinin tarihi sorumlulukla rolünü oynaması önemli olmaktadır." denildi.
Yani kararın uygulanması, Abdullah Öcalan'a siyaset yapma hakkı verilmesiyle ilgili Meclis kararı alınmasına bağlandı. KCK da bugün gelinen noktada Öcalan'ın özgür bırakılmasının temel şart olduğunu açıkladı.
PKK bildirisinde "Partimiz PKK; kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasasından alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı." denilmişti.
Bildiride, "Önder Apo Kürt-Türk ilişkilerinin sorunsallaştığı Lozan Antlaşması'nın ve 1924 Anayasasının öncesini referans alarak, Ortak Vatan ve Kürt-Türk halklarının kurucu öğe olduğu Demokratik Türkiye Cumhuriyeti perspektifini ve Demokratik Ulus anlayışını Kürt sorununun çözüm çerçevesi olarak benimsedi." denilerek Sevr özlemine ikinci defa vurgu yapılmıştı.
Bildiride "Uluslararası güçleri halkımıza yönelik yürütülen yüzyıllık soykırım politikalarındaki sorumluluklarını görerek demokratik çözüme engel olmamaya ve sürece yapıcı katkılarını sunmaya davet ediyoruz" denilerek Kürt soykırımı iddiasının tanınması isteniyordu...
PKK'nın talepleri ancak "Yeni Anayasa" yapmakla yerine getirilebilir!
Zaten, Oslo'da Türk devletini PKK ile masaya oturtan, koordinatör ülke temsilcisi, taraflara "Sizi burada biz topladık. Abdullah Öcalan'ın talepleri Meclis'te görüşülecektir" demişti'
Abdullah Öcalan da 10 maddelik Dolmabahçe mutabakat metninde, "Çözüm sürecinin sosyo-ekonomik boyutları, kimlik kavramı, tanımı ve tanınmasına dönük çoğulcu demokratik anlayışın geliştirilmesi, demokratik cumhuriyet, ortak vatan ve milletin demokratik ölçütlerle tanımlanması, çoğulcu demokratik sistem içerisinde yasal ve anayasal güvencelere kavuşturulması; bütün bu demokratik hamle ve dönüşümleri içselleştirmeyi hedefleyen yeni bir anayasa..." diyordu.