Demokrasi sarayı!

"Ne güzel şey hatırlamak seni, yazmak sana dair, hapiste sırtüstü yatıp seni düşünmek" diyor vatan şairi Nâzım Hikmet yıllarca önce sevdiklerine yazdığı şiirde.

Sanki şimdilerde Silivri'deki Marmara tutukevinde esir tutulan İBB başkanı ve CHP'nin "resmi" cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun ruh halini tarif etmiş! Yoksa, F Tipi cezaevinin daracık koğuşundan bu kadar net vurgulu mesajlar veremez dışarıya!

Peki, İstanbul ve Türkiye'nin İmamoğlu'na bakış açısı ne noktada

Öncelikle cumartesi günkü Maltepe mitingini anımsarsanız, milyonlar İmamoğlu'ylaydı. Salt Maltepe'deki Orhangazi Parkı değil, İstanbul'un her metro, metrobüs, Marmaray istasyonu, her vapur iskelesi birer miting alanıydı. Saray iktidarının bayram tatilini 9 güne çıkarıp İstanbul'u susturma çabasını boşa çıkardı 2 milyonu aşan kalabalık. Ve artık Marmara Cezaevi'ni günaşırı ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in ifadesiyle, İmamoğlu, 12 metrelik koğuşta değil, Silivri'deki "demokrasi sarayı"nda oturuyor.

Görünen o ki siyasette psikolojik üstünlük CHP'ye geçti. Ana muhalefet partisi vites yükseltir, genel başkan da özellikle yargı ve yürütme organlarına, "İktidarın değil milletin hizmetinde olun" mesajını sıkça vermeye devam ederse AKP'ye geri adım attırır. Özellikle de başlatılan "Adayımı (İmamoğlu) yanımda, sandığı önümde görmek için imza veriyorum" kampanyası 30 milyonu, yani seçmen sayısının biraz üstünü görürse o sandık 2025 bitmeden kurulur.

7 NİSAN'DA NE OLACAK

Ekonomi yönetimi, işler yolunda gitmese de dövizi kontrol altına almayı başarmıştı. Piyasalara "Elimizde döviz rezervi var" mesajı verilerek güven ortamı sağlanmıştı. Ta ki İBB Başkanı İmamoğlu'nun diploma ve tutuklama sürecine kadar.

Bir anda her şey altüst oldu. Yatırımcılar yüklü döviz alımları yaptı, kırılgan Türk ekonomisi sarsıldı. Merkez Bankası, TL'den çıkıp dövize gidenleri frenlemek için 30 milyar dolarlık satış yaptı. İki yıllık proje; daha doğrusu emeklinin, asgari ücretlenin, emekçinin, memurun maaşından artırılıp damla damla biriken rezerv çarçur oldu.

Öyle bir panik yaşandı ki döviz satarken aynı faiz tuşuna da basıp gecelik faizleri yüzde 46'lara bile çıkardılar. Niye Sırf, İmamoğlu sarsıntısını atlatmak için. Bu enstürmanlara bir de uzatılan bayram tatili eklenince piyasalar geçici olarak sakinledi. Ve fakat yarın ne olacağını kestiren yok. Mehmet Şimşek bile bilmiyor, ilk resmi çalışma günü yaşanacakları!

7 Nisan'da açıklanacak TÜİK verileri ve enflasyonun piyasalara nasıl yansıyacağı da belirsiz. Tahminler, mart ayı enflasyonunun yüzde 3, nisan ayı enflasyonunun ise yüzde 3.5 civarında olacağı yönünde. Bu tablo gerçekleşirse yıllık enflasyonu yüzde 40'ı geçer, OVP'de hedeflenen enflasyon katlanır!

İktidar artık piyasaların, yukarıdaki panik atak anında alınan geçici önlemlerle değil, güven ortamı ile normale döneceğini kabullenmeli!

Eğer İmamoğlu en azından tutuksuz yargılanma şartıyla serbest bırakılmazsa güven ortamı asla sağlanamaz! Bu konuda ünlü ekonomist Prof. Dr. Mahfi Eğilmez