"Yarası olan gocunur!"

"Erdoğan'ın veya bir başka otoriter liderin size vaat ettiği şey istikrar değildir. Bir ülkede demokrasi yoksa, otokrasi varsa o size şimdilik sadece çıkar ilişkisi vaat eder. Ancak ilerleyen süreçte yeni bir istikrarsızlığın kapısını aralar…"

"Erdoğan'ın uluslararası toplumda ve AB ülkelerinden hissetmesi gereken basıncın yüzde 10'unu bile hissettiğini ifade etsem yanlış olur." …

"Türkiye, Erdoğan iktidarından ibaret değildir. Partimiz Türkiye'nin birinci partisidir ve iktidar değişimi artık sadece bir takvim meselesidir…"

Brüksel'de gurbetçilere seslendiği mitingde ise Erdoğan'ın hem AB hedefinden bahsedip hem de demokratik kriterlerden uzaklaşmasına değinmişti:

"Erdoğan'a buradan söylüyorum: 'Avrupa'nın parçasıyız' diyeceksen, Avrupa Birliği'ni hedefleyeceksen, ne yapacaksan yap ama dönüp Avrupa'nın gözünün içine bakacaksın. Bakamayacağın işi yapmayacaksın…"

Özellikle 'kardeş parti' olarak gördüğü İngiliz İşçi Partisi'nin (Labour Party) Erdoğan ile olan yakın ilişkisini de şu sözlerle eleştirmişti: "İngiliz İşçi Partisi bugün Erdoğan'la, Erdoğan'ın beklediğinin üzerinde bir dayanışma gösteriyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil."Nasıl Cumhurbaşkanı, son konuşmasındaki tespit ve sorgulamada ne kadar haksız, sizce"Bakıyorsunuz birileri Brüksel'e gidiyor, oradaki efendilerine Türkiye'yi şikâyet ediyor. 'Erdoğan size istikrar getirmez' diyerek kendi ülkesinin ayağına sıkıyor. Bu nasıl bir zihniyettir Bu nasıl bir siyaset anlayışıdır Kendi ülkesini yabancılara jandarmalık teklif edecek kadar alçalan, kendi devletini dışarıya şikâyet eden bu küstah tavır, milletimizin iradesine yapılmış en büyük saygısızlıktır. Biz bunlara meydanı bırakmayız."

Buna çok içerlemiş Özgür Özel… "Yarası olan gocunur" mu desek..


Zirve gibi zirve…Çarşamba günü, tam da Hristiyanların Noel'i, yani İsa'nın doğum gününü kutladığı 24 Aralık günü, bizim Batı hayranı yarı aydınlarımızın (münevverlerimizin değil) kentin Batı yakasının belli bölgelerinde beceriksizce süsledikleri çam ağaçları, yıldızlı yaldızlı ışıklarla donatılmış bina yüz düzeylerini arkamızda bırakarak Regaip Kandili'nin arifesinde Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü'nün yolunu tuttuk… Davet, kıymetli dostumuz Doç. Dr. Levent Ersin Orallı ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emin Babacan'dan gelmişti… İkisinin de ortak yanı 'Değer ve Kıymet'in bir insanda oluşması için olmazsa olmaz şart olarak ortaya çıkan 3 hasletin 3'ünü de uhdelerinde barındırmayı başarmalarıydı: Derinlik, Ciddiyet ve Samimiyet"2025 İletişim ve Medya Zirvesi" adını verdikleri ve ana eksenini "Medyanın Geleceği, Dijital Dönüşüm ve Etik" olarak belirledikleri etkinliğin organizasyonunu İletişim Fakültesi'nin yanı sıra