'Bakmak' değil, 'okumak' gerekir

İletişim kuram ve uygulamalarındaki en önemli kırılma noktası hangisiydi diye sorsanız, hiç düşünmeden, 1997 yılında Helsinki'de düzenlenmiş olan ve bütün uluslararası iletişim meslek gruplarının çatı örgütlerinin katıldığı Dünya Halkla İlişkiler Kongresi derimTürkiye'den geniş bir heyetle katıldığımız Kongre'de pek çok yeni yaklaşım tartışıldı. Ancak iki tanesi vardı ki, iletişim dünyasının temellerini değiştirdi Biri ölçümleme meselesi idi diğeri de 7 Adım (Seven Steps) dedikleri, iletişim çalışmalarının planlama, uygulama ve raporlama konusunda getirilen yeni bir standartMedya yansımaları o tarihe kadar miktar, pozitif-negatif-nötr sayıları olarak, ayrıca sütun santim karşılığı mürekkep payının hesaplanması ve bu alanın, eğer o alana reklam verilmiş olsaydı kaç para ödenecekti, sorusundan hareketle çıkarılan reklam eş değeri karşılığıyla değerlendirilirdi Bugün hâlâ bu naftalin kokan arkaik yaklaşımla ölçümleme yapan 'geri' şirketler var mı Var Ancak etkili bir köşe yazarından çıkacak iki satırlık övgünün tam sayfa reklam ya da haberden daha verimli olduğunu bilen iletişimciler ve üst düzey yöneticiler, yukarıdaki demode ölçümleme yöntemlerine itibar etmiyorlarBugün artık, 1997 yılında ortaya konan etkililik, itibar ölçümleri, Barcelona Prensipleri olarak bilinen ve tüm uluslararası iletişim çatı örgütlerinin mutabık kaldığı iletişim değeri kriterleriyle zenginleştirilerek devreye alınmış durumda Beğeni ve Tanınma eksenleriyle de itibar algısı ölçümlenip rakiplerle karşılaştırılıyor7 Adım'a gelince, hâlâ yeterince benimsendiğini söylemek zor Çünkü ölçümleme ve 7 Adım'ı kullanmak, kendine güvenmeyen uygulamacıların pek işine gelmiyor Onlar hâlâ sübjektif değerlendirmelerin arkasına saklanmayı tercih edebiliyorlar7 Adım, sebep-sonuç ilişkisi ile birbirlerine bağlı ve birbirlerini etkileyen yedi başlığı ifade ediyor En tepede iş hedefi var Örneğin seçimleri kazanmak Ya da yeni çıkan bir üründen şu kadar satmak Buna ulaşmak için yaratmanız gereken algı, yani iletişim hedefi ikinci sırada Başka bir deyişle, belirlenen hedef kitlede bu insana (ya da markaya) güvenileceği algısını oluşturmak Peki o algıyı sağlamak için hangi hedef kitle ve paydaşlarda hangi kilit mesajları devreye sokmamız lazım. Bu da üçüncü adım Bu kilit mesajları hangi iletişim aksiyonlarında devreye sokacağız; o da dördüncü ve en kritik adımlardan biri. Beşinci adım ise beklenen davranış değişikliği diye ifade edilen, etkinin tespit edileceği aşama Kaç kişi katılım gösteriyor vb. Altıncı sırada ölçümleme ve raporlamalar var; yedinci ve son adımı ise bütçe oluşturuyor Bu işin kuramcıları, "Bütçeyi gördükten sonra mutlaka değer mi diye kendi kendinize sorun" diyorlarBunları niye yazdık Önümüz seçim Seçim demek siyasi iletişim demek Ve iletişim yönetilmesi, bilinçle bilgiyle yönetilmesi gereken teknik bir meseledir Belki bazı Başkan Adaylarına faydası olur, diye yazdık; tabii bir de olaylara bakmak değil onları okumak isteyenleri düşündük Bu 7 Adım'la ilgili gördükleri aksiyonları birbirleriyle bağlantılı olarak değerlendirip işi iletişim boyutunda okumanın keyfine varmaları için Çünkü okumak her zaman insanı zihnen zenginleştirirGünün sözü"Ölçmüyorsan Yönetemezsin!"Peter DruckerGözümüze takılanlar Gösterdikleri üstün başarı ve aldıkları madalyalarla Türkiye'yi gururlandıran; Türkiye Ampute Futbol Millî Takımı, Tekerlekli Sandalye Tenis Millî Sporcuları Zeliha Aksak ve Uğur Altınel ile Para Yüzme Millî Sporcusu Sevilay Öztürk'e destek vererek millî sporcularımızın yanında olan Türkiye Sigorta, bu desteğini bir reklam filmiyle çok farklı boyuta taşımış. Basketbol Süper Ligi ve Türkiye Basketbol Ligi isim sponsorluğunu da sürdüren Türkiye Sigorta, filmin adını kilit mesajıyla birleştirmiş: "Engel Tanımayanlar". Reklamın sadece görüntüleri değil, söz düzeni de insanın gönül tellerini titretiyor: "Burası zorluk nedir bilmeyenlerin ülkesi... Burası imkânsıza gülüp geçenlerin... Engel tanımayanların ülkesi. Asla yılmayan, yorulmayan, pes etmeyen Cesur Yürekler'in yanında olmaktan ve hepimizin güvencesi 'milyonların sigortası' olmaktan gurur duyuyoruz." Reklam Ajansı Renosans'ın imzasını taşıyan filmin yapımcısı