'Anlatmak' yapmaktan önemlidir

Türkiye'nin geleceğini önemli derecede etkileyecek iki olumlu gelişme şu sıra gündemde... Biri Tarım Bakanlığı'nın açıkladığı, yürütülen bütün tezvirat ve dezenformasyonun tersine 'tarım' alanında olağanüstü destekleri gündeme getiren "Tarımda Yeni Dönem: Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli"... Diğeri de tabii ki Orta Vadeli Program'a (OVP) ilişkin hem 2024 hem de önümüzdeki üç yıl için yapılmış durum analizi ile revizyonların açıklanması...Olayın teknik boyutu üzerine kelam edenleri mutlaka izliyorsunuzdur... Biz uzmanlığımız gereği 'artistik' boyutundan, bazı durumlarda teknikten daha da önemli hâle gelen iletişim boyutundan bakmaya çalışalım...Her ikisi de çok ciddi birer iletişim kampanyasını gereksinen konulardır... Tarım hususunda; şehir şehir dolaşıp kentin toprakla uğraşan kesimi ve onların meslek odalarıyla yüz yüze toplantılar düzenleyip, siyasi iletişim boyutunda ikna yöntemiyle karar vericiler ile uygulayıcılar arasındaki uyumu sağlamaya ihtiyaç vardır... OVP içinse, bu sefer, kentlerin sanayi, ticaret odaları ve bunların üyeleriyle bir ikna sürecini harekete geçirmek önemlidir...Her iki konu çerçevesinde aslında 'öncesi'nden başlatılmış olması gereken 'sırası'nda zirveye ulaştırılacak, 'sonrası'nda ise tahkim edilecek bir algılama yönetimine izin verecek mufassal bir iletişim kampanyası devrede olmalıydı... Kararların, gelişmelerin hepsinin birden anlatıldığı, akılda kalıcı olamayan, uzmanlar dışındakilerin baştan sona ilgiyle takip edemeyeceği TV programları yerine, bunların tek tek, parçalar hâlinde ele alınarak ifade edilmesine çalışılmalıydı. Belki o zaman, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın belirttiği gibi, yapısal reformlar konusundaki 32 başlıktan 24'ünün başarıyla hayata geçirildiği gerçeği siyasi iletişim boyutunda hedef kitlelere benimsetilebilirdi. Ve de bir iki olumsuz düzeltmenin yanında pek çok başlıkta olumlu revizyonların söz konusu olduğu da anlaşılabilirdi... Aynı durum, tarımdaki "Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli" için de geçerli olabilirdi."Olabilirdi... Yapılabilirdi... Edilebilirdi..." deyip duruyoruz. Çünkü, henüz çok geç kalınmasa da, yukarıda belirtmeye çalıştığımız türden iletişim kampanyalarının işaretlerini gördüğümüzü iddia edemeyiz. Bir iki defa, o da sadece hükûmete destek çıkan medyanın kanallarında konuyu anlatmanın ve olayın ikna sürecini medya içindeki tartışmalar ile "köşe kadılarına" bırakmanın amaca hizmet etmeyeceği artık biliniyor olmalı... Bir işin iletişimi, olması gerektiği gibi yürümediğinde hiç istenmeyen 'defansif' durumlara düşmek mukadderdir. İletişim kanallarını ve etkinliklerini ciddi bir iletişim kampanyasının içinde stratejik olarak planlamadığınızda "Öküz altında buzağı aramaya" can atan muhalif kesimin konunun orasını burasını cımbızla çekiştirerek ortaya koyduğu agresif eleştiriler karşısında "Ama o öyle değil, böyle..." gibi, hiç bir zaman hedefe yaklaştırmayacak bir iletişim boyutuna geçmiş oluyorsunuz. OVP'de cesaret ve açık yüreklilikle meseleyi ortaya koyan Hazine ve Maliye Bakanlığımızı ve Türkiye'nin can damarlarından birini oluşturan tarım konusunda çok önemli adımları atmaya hazır olduğunu gösteren Tarım Bakanlığımızı canı yürekten kutluyorum. Ancak bu, siyasi iletişim boyutunda pek bir şey demek değil... Ne yazık ki...Günün sözü"Daha iyiye gitmek için iyiden vazgeçmekten korkmayın."John D. RockeflerGözümüze takılanlarMemorial Sağlık Grubu, Ticaret Bakanlığı'nın, firmaların uluslararası pazarda kendi markası ile global bir oyuncu olabilme yolunu açan projesinin denetimlerini başarıyla tamamlayarak