"28 Şubat bir zihniyet meselesidir"

Yarın 28 Şubat

"28 Şubat Sadece bir tarih değil, ayrımcı ve ötekileştirici uygulamalarla binlerce insanın hayatını etkileyen bir utanç vesikası. Eğitim hakkı elinden alınan gençler, kariyerleri yarıda kesilen kadınlar, sırf inançları nedeniyle dışlanan insanlar"

Tamamına katıldığımız bu sözler, Kadın ve Demokrasi Vakfı'nın (KADEM) 28 Şubat'ın 28. yıl dönümü için hazırlattığı kampanyanın bir bölümü olan animasyon filmin tanıtımından (https:www.youtube.comwatchvAsxyLJcfLn0)

28 Şubat, özellikle başörtülü kadınları mağdur etmiş, ancak ülkemizin demokrasisini, yani tüm vatandaşlarını hedef alan bir zihniyetin ürünüydü Başarılı olabilseydi, bu işten kârlı çıkan olmayacaktı 28 Şubat zihniyetinin yarattığı mağduriyetleri önemsemeyenler, belki bu dediğimizi önemser de bu zihniyeti sürdürmeye devam ederlerse eninde sonunda kendilerinin de büyük zararlar göreceklerini anlarlar belki

Allah ıslah etsin!..

Bu haftaki grup toplantısında Özgür Özel, iki kuvvet komutanımıza parmak salladı durdu Konu, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diye slogan attıkları için değil, komutanlarının uyarı ve talimatlarına rağmen disiplinsizlik suçu işleyen 5 teğmenin ordudan ihraç edilmesiydi

Disiplin Kurulu Başkanı Korgeneral Tevfik Algan, ihraç kararına muhalefet şerhi koymuştu Özel'e göre Kara Kuvvetleri Komutanı Selçuk Bayraktaroğlu ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Ercüment Tatlıoğlu, Algan üzerinde baskı kurmuş ve sürgüne göndermek istemişler Algan da bunun üzerine istifa etmiş

Özel'in salladığı parmağın, söze dökülmüş hâli şöyle:

"Deniz Kuvvetleri Komutanı'nın kimin yerine geçmek istediğini, kimin kuyusunu kazdığını ve gayrinizami harp denebilecek bir psikolojik savaşla teğmenlerin ihracını nasıl kışkırttığını, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın mobbing uyguladığını biliyorum. Silah arkadaşlarından duyuyorum. Günü gelince hesabını sormak üzere bir tarafa not ediyorum."

Takip edenler bilirler; bu ilk değildir. Fakat en vahimidir CHP, devlet kurumlarını itibarsızlaştırmak için elinden geleni ardına koymaz. TSK'ya vurmaya çalıştıkları bir başka büyük darbe "TSK kimyasal silah kullanıyor" diyen Türk Tabipleri Birliği Başkanı eliyle yapılmıştı

Onlara göre TÜİK yalan söylemektedir... TOGG, Türkiye'de imal edilmemekte, İtalya'da üretilip gizli gizli ülkeye sokulmaktadır İHA ve SİHA'lar oyuncak, TCG Anadolu gereksiz, adalet sistemi çökmüş, ülke batmış ve de tek çare İmamoğlu'dur

Allah ıslah etsin

Türk gençliğini anlamak isteyenlere

Dr. Fatoş Karahasan'ın son kitabı; "Türkiye'de Genç Olmak", Doğan KitapCEO Club tarafından yayınlanmış Öncelikle siyasiler olmak üzere iletişim ve pazarlama alanlarında çalışanların dikkat kesilmesi gereken bir çalışma

Gençlere yönelik sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına ve özel sektör kuruluşlarının yine gençler için geliştirdiği sosyal sorumluluk projelerine önemli bir yer ayıran kitabın, 2018 yılında yayınlanan "Açılın Gençler Geliyor: Y ve Z Nesilleri Nasıl Bir Dunya Kuracak" kitabının devamı niteliğinde olduğu görülüyor

Karahasan'ın 2024 yılı Sia Insight Türkiye Gençlik Araştırması'nın sonuçlarını temel alarak ve 2017'deki verileri de kullanarak Türkiye gençliğinin son yedi yılını kıyaslamalı bir perspektiften anlattığı çalışmada yer alan bazı bulgular ise şöyle:

Türkiye gençliği bir önceki araştırmaya kıyasla kendini daha fazla milliyetçilik kimliği ile tanımlıyormuş ve Atatürkçülük en yaygın ikinci, Muhafazakarlık gençler arasındaki üçüncü yaygın siyasi kimlikmiş.

Gençlerin genel olarak tutumlarında ve değer yargılarında bir muhafazakarlaşma görünse de bunun tek istisnası kadın konusundaymış. Gençler hayatın her alanında kadın erkek eşitliliğine ve kadının toplumsal statüsüne büyük bir önem veriyormuş.

Türkiye gençliği geçmişe kıyasla aile kurumuna kendini daha yakın hissediyormuş.