Aslında futbol diye izlediğimiz fakat karşılığı endişe, telaş ve kaos olan bir karmaşanın içinde haftalar haftaları kovalıyor.Sezonun 10 haftası geride kalırken 11 teknik adamın görevinden ayrılmasından yola çıkarsak futbolun ne kadar gayriciddi bir uğraş olduğunu görmemiz mümkün.Sezon başından itibaren sadece milli arada görev endişesi duymayan teknik adamların futbol zincirinin en güçlü halkası olması gerekirken en zayıf halkası olmasından yola çıkarsak futbolun gayriciddi bir zemin üzerine oturtulduğunu görürüz. Galatasaray-Çaykur Rizespor maçında Abdülkerim Bardakcı'nın üç metre önünde yaptığı faulde üç maymunu oynayan 4. hakemin aksine Beşiktaş-Gaziantepspor maçında Beşiktaşlı Amir Hadziahmetoviç'in 4. hakem kararı ile kırmızı kart görmesinin çifte standart olarak gözümüze sokulduğu hafta, futbolun ne denli başıboş halde olduğuna en güzel örnek.Hakemler böyle iken yöneticiler ve teknik adamlar farklı mıPendikspor'u 5-0 gibi farklı bir skorla yenip liderliğini koruyan Fenerbahçe, galibiyetin ve liderliğin tadını çıkartmak yerine İsmail Kartal'ın penaltı isyanı ile camiasının dikkatini hakemler üzerine yöneltme ve olası başarısızlığa kılıf arama çabası popülist tavrın bir başka uygulaması olarak önümüze geldi.Alanyaspor'u mağlup ettikten sonra Karagümrük karşısında golsüz berabere kalan Trabzonspor'da organizasyon konusunda yaşanan sıkıntılarla maç sonunda karşımıza çıkan Abdullah Avcı'nın aslında ilk çeyrekte maçın kopartılacağı pozisyonlar bulunmasına rağmen işi getirip organizasyona dayandırması ilginçti.Doğrudur sayın Avcı, şampiyon olduğu dönemde de organizasyon ve buna bağlı formasyonun uygulanması için bir hayli kafa patlatmıştı. Fakat bugün kadro planlamasında ve hazırlık döneminde dahli olmayan Avcı'nın dediklerini kabul etsek de insana sorarlar, bir takım koca bir 90 dakikada nasıl olur da kaleyi bulan bir tek şut dahi atamazHadi şut atamadın, yüksek top kullanma becerisi olan Onuachu'ya kenarlardan tek bir top atılmaz mıSet savunmasının önünde Berat