Çaresizliğin böylesi!

Bir takımın maç kadrosu ve oyun formasyonu rakibe göre organize olur tamam da, aynı kadro aynı formasyonu üst üste iki maç sahaya nasıl yansıtamaz Ön alan baskısı yok, ikinci bölgede ikili sıkıştırma ve temaslı oyun hak getire. Mendy ve Cham ile kibarları oynayan bir takım, savunma güvenliğini de Lundstram'ı savunmanın göbeğini üçlemede kullanınca sahanın büyük bir bölümünü rakibe bırakır. 2 kişi ile çıktığın hücumda pası düşünürken, maçın sonlarında 5 kişi ile şut atmayı düşünmek Trabzonspor'un karmaşık formasyonunun göstergesiydi dün akşam. Bir oyuncu hücum yaparken aklının bir tarafında savunma olursa daha önceki deplasman maçlarında olduğu gibi kahır mektubu yazarsın. Geri kalanı nasıl organize ettiniz, nasıl bir hazırlık süresi geçirdiniz ki futbolun prensiplerinden bu kadar uzaklaştınız. Oyuncu değişikliklerinden sonra her ne kadar organize olmaya çalışıp, takım olma adına hamleler yapılsa da olmadı. Hal böyle olunca da oynamaya çalıştığın oyun al gülüm ver gülüme dönüştü. Yetmedi devre arası dönüşünden sonra alan savunması ve takım savunmasını bir kenara bıraktık darmadağın bir takım vardı sahada. Şenol Güneş'in çaresizlikten çare üretmek adına elinde kim varsa sahaya sürdüğü bölümlerde biraz olsun kıpırdanmalar olduysa da saman alevinden öte gitmedi. Bu dağınık dakikalarda ev sahibi ekip hücum organizasyonlarında biraz daha dikkatli, biraz daha yardımlaşabilse sonuca daha erken gitmesi içten bile olmazdı. Bu kadar ikiyüzlü bir görüntü olmaz. İçeride şapkadan tavşan çıkartıyorsun, sıra deplasmana gelince tavşanı evde unutuyorsun!..