Tuğrul Türkeş, kurt kim, kuzu kim, Yaralı Ömer kim

Ağabey-kardeş arasına girmek istemem..

Ama konu, tüm Türkiye'yi ilgilendiriyorsa..

Ağabey ile kardeş arasına girmeden..

Kendi görüşümüzü açıklamamız şart.

AK Parti Milletvekili de olsa..

Ağabey Tuğrul Türkeş ile, İyi Parti Milletvekili Ayyüce Türkeş arasındaki söz düellosunda son atak, ağabeyden geldi..

Osman Kavala'yı cezaevinde ziyaret etmek isteyen Tuğrul Türkeş'e, geçtiğimiz hafta, "Sivas mazlumlarını cezaevinde ziyaret etmeyi düşünür müsün"' diye sormuştum..

Sessiz kalacağını tahmin ettiğim için, konuyu bir yazıda bitirmek için..

Söyleyeceklerimi bir yazıda bitirmiş, "Selahattin Demirtaş'a da bir uğrayıver" çağrısı yapmıştım..

Samimi olarak belirtmem gerekirse..

Aynı yazıda.

Sadece Selahattin Demirtaş'a değil..

"Teröristbaşı Abdullah Öcalan'a da, cezaevinde bir ziyareti düşünür müsün" diye yazdım...

Öyle ya..

Osman Kavala'yı ziyaret ettiğinize göre.. Kavala'nın cezası kesinleştiği halde, böyle bir çıkış yaptığınıza göre..

Hakkında benzeri bir karar bulunan Selahattin Demirtaş'ı.. Benzeri bir mahkeme kararı sebebi ile cezaevinde olan teröristbaşı Abdullah Öcalan'ı da ziyaret etmeyi düşünmenizde beis olmaması gerekir..

Sonra kendi kendimi özeleştiriye tabi tuttum..

"Demirtaş neyse de.. Öcalan ağır olur" dedim..

Öcalan kısmını çıkarttım..

Ama muhatabımız freni boşalmış kamyon gibi..

Her şeyi birbirine karıştırarak..

Özellikle de tüm milletin saygı duyduğu milli şairimiz Mehmet Akif'ten mısralar aktararak, Osman Kavala'ya ziyaretini haklı ve meşru gibi göstermeye çalışıyor..

Mehmet Akif Ersoy'un "Kocakarı ile Ömer" şiirinden alıntı yapıyor..

Tuğrul Türkeş'in "M.Akif'ten cevap:" başlığı ile, Osman Kavala'ya cezaevinde yapacağı ziyareti eleştirenlere hatırlattığı Mehmet Akif'in şiirini, biz de bu vesile ile aktarmış olalım:

"Sabaha karşı biraz başlamıştı aydınlık.

Köyün köpekleri ejder misali saldırıyor,

Bırakmıyor bizi yoldan, fakat kim aldırıyor

Mesâfe, baktım, uzun; yük yaman; Ömer yaralı;"

Tam yerine denk geldi..

Artık soralım..

Özeleştiriyi daha önce yaptık. "Biraz ağır olabilir" deyip, yazımızdan çıkarttık..

Ama şimdi..

Ülkeyi aydınlığa çıkartmak için yola koyulduğu iddiasında ise Tuğrul bey..

Muhaliflerine de, Mehmet Akif'in şiirinde, belki de tek beğendiği bölüm o olduğu için, o hakaret kelimesini dillendirmek için iktibas yapmış olsa da..

Soralım kendisine:

"Teröristbaşı Öcalan'ı da cezaevinde ziyaret etmek ister misiniz"

Binlerce askerimizin, polisimizin katili, sivil insanlarımızın katili Öcalan'ı da, tıpkı Selahattin Demirtaş'ın "heykelini dikeceğiz" sözünde olduğu gibi.. Herkesin kendi çapında, teröristbaşını meşrulaştırma gayreti olarak.. Öcalan için siz de bir adım atarak, cezaevinde ziyareti düşünür müsünüz

Merdan Yanardağ'ın Öcalan için sarfettiği, "Siyasi tutuklu" sözlerinde olduğu gibi bir yaklaşımla..

Teröristbaşını cezaevinde ziyaret etmek ister misiniz Tuğrul bey..

Olur ya..

Emekli olduktan sonra CHP'ye kapağı atan bazı generaller var..

"HDP'ye iki üç bakanlık verilebilir" diyorlardı..

Merdan Yanardağ'ın televizyonuna çıkan eski Genelkurmay başkanımız var..

"Apo çok uzun süre cezaevinde kaldı. Siyasi rehinedir. Tahliye olması gerekir" diyen Merdan Yanardağ'ın televizyonunda daimi konuk olmaya kalkışan İlker Başbuğ paşamız var..

Şimdi bir de..

Tuğrul Türkeş'imiz olacak..

Tuğrul Türkeş de.. Bunlarla birlik olup, kendini Mehmet Akif'in şiirindeki "yaralı Ömer" yerine koyup.,.

"Yükümüz yaman.. Önce Kavala. Sonra Demirtaş. Sonra da Öcalan" diye yola çıkmış ise eğer..

Mehmet Akif'e ihtiyaç yok, açık açık söylese ya, derdini.. Söylese ya niyetini..

İlginçtir..

Mehmet Akif'in şiirinin devamını da alıntılamış Tuğrul Türkeş: