Ve Narin'i, 19 gün sonra, ancak cansız bulabildik..
Günlerdir aranıyordu.
Bir dere yatağında, çuval içinde bulundu cesedi..
Öldürenler cezalandırılmalı.
En ağır şekilde cezalandırılmalı..
Bütün Türkiye bu konuda hemfikir..
Cumhurbaşkanı, "bizzat takipçisi olacağım" dedi..
Olacaktır da..
8 yaşındaki küçücük bir kızı, Narin'i öldürenöldürenler kimler ise..
Akrabası da olsalar..
Cezalandırılmalı..
Eyvallah..
Ama yeryüzünde nice Narin'ler bile bile öldürülüyor..
Narin'in katili, her kim ise.. "Öldürdüm. Öldürmeye devam edeceğim" demiyor..
Diyemiyor..
Çünkü Türkiye'de hukuk var..
Ama dünyada hukuk yok ki, Filistinli binlerce Narin öldürüldü..
Katili "Öldürmeye devam edeceğim" diyor..
Kimsenin çıtı çıkmıyor.
Öldürmek için Amerika silah veriyor..
Almanya silah veriyor..
Dünya tınlamıyor..
"Senin verdiğin silahla, hastaneyi vurdular. Çocukları öldürdüler" deniyor.
Denilmesi ile kalıyor..
Türk aktivist Ayşenur Ezgi Eygi, işgal altındaki Batı Yaka'nın Nablus kentinde İsrailli askerler tarafından öldürülüyor. Keskin nişancı, hedef alıyor, ateş ediyor ve öldürüyor..
Narin'in öldürülmesinden ne farkı var
Fark şu..
Narin'in katili olmasından şüphelenilenler sorgulanıyor..
Ama Ayşenur Ezgi Eygi'nin katilleri sorgulanmıyor..
Amerika izin vermiyor..
İngiltere, Almanya izin vermiyor..
Katilleri koruyor..
Katillere, yeni yeni Ayşenur'ları öldürmesi için silah veriyor, kurşun veriyor..
Artık göz göre göre işlenen bu cinayetlere bir son verilmeli.
Verilmesi için de, söylemden fiiliyata geçilmeli.
Ayşenur Ezgi Eygi, bir Türk vatandaşı..
Türk vatandaşına karşı işlenen cinayet sebebi ile tetiği çeken katil, ona emir veren komutanı, 10 aydır Gazzelileri toplu olarak katledilmesi emrini veren İsrail Genelkurmay Başkanı ve Başbakanı hakkında Türk mahkemesinde dava açılmalı..
Yetmez..
Türkiye birlik olmalı..
Parti ayrımına tabi olmaksızın..
Nasıl ki, Narin'in katilikatillerinin cezalandırılması için, her partiden insanımız, ortak bir noktada buluşup, "asla cezasız kalmaması gerekir. Asla hafif cezalarla atlatılmamalı.. Yardım eden varsa, görmezden asla gelinmemeli" diyorsak.
Aynı şekilde, tüm siyasi partilerin hem yöneticileri ve hem de mensupları, tüm Türkiye, Ayşenur Ezgi Eygi için aynı haykırışı tekrarlamalı: "Tetikçi, tetikçiye emri verenler, tetikçi katillere yardım edenler, asla cezasız kalmamalı. Hafif cezalarla bu cinayetten sıyrılmamalı.."
Bunun için de..
Bedeli ne olursa olsun.
Ambargo uygulayacaklarsa, uygulasınlar..
Türkiye'yi şu veya bu şekilde yalnız bırakacaklarsa bıraksınlar..
Millet olarak bu suçun cezasız kalmaması için, Türk mahkemelerinde tüm sorumlular hakkında dava açılıp, şüpheliler hakkında yakalama kararları verilmeli..
Narin'i öldürenöldürenler için diyor muyuz, "Çok güçlü olmalı.. kendisine ceza verilmesi için çok söylenirsek, bize bir zarar verebilir"
Demiyoruz.
Vicdan adına.. İnsanlık adına..
Narin'in cinayetinden kimkimler sorumlu ise, en ağır cezanın verilmesini istiyoruz..
Katilkatillerden korkmuyoruz..
Ayşenur Ezgi Eygi'nin katillerinden de korkmamalıyız..
Sadece İsrailli sorumlular değil.. Dünya genelinde cinayetlere kimler arpa boyu kadar katkı sunmuşlar ise..
"Biz bilmiyorduk. Biz neden bilelim, verdiğimiz kurşun ile bir aktivistin öldürüleceğini. Biz resmi olarak silahın satışını yaptık. Biz o silah ile suçsuz bir kadının öldürülmesini ister miydik"