Uğur Dündar bu milletin sırtına 20 milyar dolar borç bırakıp, yurtdışına kaçan Cem Uzan'ın işçisidir..
Cem Uzan, İmarbank'ın içini boşaltırken, Uğur Dündar da, o gruba ait televizyon kanalında ekran yüzü görevini üstlenmişti.
Yani Uğur Dündar'ı gösterip, Cem Uzan milleti soyuyor, araştırmacı gazeteci olduğunu söyleyen zat da, ya bilerek bu soyguna sessiz kalıyordu.
Bu, ihtimallerden birisi.
Ya da..
Bilmeden soyguna seyirci kalıyordu. İkinci ihtimal doğru ise, kendisinin araştırmacı gazeteciliği falan iflas eder, 20 milyar dolarlık bir soygunu bile görmekten aciz birisi haline gelir. Kendisine bunu yedirebiliyorsa, bu ihtimali kabul etsin..
Kendisine böyle bir sıfatı yediremiyorsa, o zaman da soyguna ortaklığı kabul etmiş olur..
İşte o Uğur Dündar..
AK Parti eskisi Turan Çömez ile oturup, "AK Parti'ye nasıl sallayalım" diyerek, uzun uzun düşünmüşler..
Turan Çömez'de palavra çok..
Londra'daki camiden rahatsız olan bir adamda, dürüstlük mü beklersiniz
Mansur Yavaş'ın, konser adı altında 94 milyon TL'yi "Az bile verdim" diyerek savunması hakkında tek kelime edemeyen Turan Çömez'den, ilkeli bir davranış bekleyebilir misiniz
Düşünebiliyor musunuz, Mansur Yavaş'ın belediye başkanlığı döneminde, konserlere verdiği miktardaki para ile Diyanet İşleri Başkanlığı, Londra'da bir cami yaptırıyor..
Turan Çömez isimli, İyi Parti milletvekili bir Müslüman Türk, Mansur Yavaş'ın 810 milyon TL'lik, iki günün iki saatine sığan konser israfına tek kelime edemiyor da..
Londra'da belki de yüzlerce yıl Müslümanlara hizmet edecek cami için, "Akıl almaz israf" diyor..
"Palavracı Çömez" deyip, altını doldurmadan bırakmayalım..
Bu yılın başında, palavracı Çömez, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı hedef alarak, "Güvenlik soruşturması yapılmadı. Diplomasına bakılmadı. Sınavlara sokulmadı. Önce vatandaşlık, sonra da Sağlık Bakanlığı'nda iş verildi. Meğer Mossad ajanıymış. Hay Allah, biz de onu muhacir kardeşimiz sanıyorduk!" iddiasında bulundu..
Fahrettin Koca, o kişinin temizlik görevlisi olduğunu, doktor olmadığını, açıkladı..
Yalan.. Yalan.. Yalan..,
Sahtekar adam, AK Parti iktidarında 200 bin öğretmen sayısının 6 misline çıktığını, ancak nüfusumuzun sadece 30 arttığını gizleyerek..
6 katına çıkmış öğretmen sayısına, "bekleyen 466 bin öğretmen var" diyerek, bir çırpıda 40 öğretmen daha eklemeye kalkıyor.
Çok meraklı isen, CHP iktidarları döneminde, niye öğretmen sayısı 200 binde kalmış, onu sorgula, Çömez efendi..
Öyle utanmazlar ki..
Başkanlık sistemine geçilince, Meclis işlevsizleşecek diyenler, bunun partisindeki adamlar..
Ama dün, Etki Ajanlığı Yasası'nı mecliste görüştürmemek için, sürekli engellemelerde bulunmuşlar..
Ve sonuçta da utanmadan, "Sürekli yoklama istedik. Meclisi çalıştırmadık" diyerek, çalıştırmadığı meclis üyeliği sebebi ile maaş aldığını, meclisi işlevsiz bıraktıklarını itiraf ediyor.
Bu ve onlarca benzeri yalanı söyleyen, hiçbir soruşturmaya tabi tutulmamanın rahatlığı ile yeni yeni yalanları uyduran Çömez, dün Uğur Dündar'ın köşesine konuk olup, ölmüş Maliye Bakanı hakkında iftiralarda bulunuyor..
Dündar'ın köşesinde yazılana göre, Çömez bir işadamından aktarımla, Maliye eski Bakanlarından Kemal Unakıtan hakkında şunları demiş:
"Ben milletvekiliyken bir işadamı geldi. Bir hastanenin sahibi olduğunu, yabancı yatırımcılarla Ankara'da büyük bir hastane kurmak istediklerini söyledi. O dönemde de AKP bir yasa çıkarmıştı. Belli bir sayıdan fazla işçi çalıştırmayı taahhüt eden veya belli bir rakamın üzerinde yabancı sermayeyi Türkiye'ye getirmeyi taahhüt eden kişilere seçebilecekleri Hazine arazilerini, Hazine bedeli üzerinden vermeyi taahhüt eden bir yasa... Çok da güzel bir yasaydı bu. Teşvik eden bir yasaydı. Söz konusu yatırımcı, bu yasaya da güvenerek arazi bulmuş ve Maliye Bakanlığı'na müracaat etmiş."
Patronu Cem Uzan'ın milyarlarca dolarlık haramzadeliği hakkında, bugün dahi tek satır yazamayan, tek kelime edemeyen Uğur Dündar da, emme basma tulumba gibi, kafayı sallıyor ve köşesinde Çömez'i doğruluyor: