Kandil'i PKK'ya, sen mi kiraladın Müsavat!

ALİ KARAHASANOĞLU

İki gün önce, Sözcü Gazetesi birinci sayfasından vermişti, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'nun sözlerini: "PKK, Kandil'de kiracı iken, Suriye'ye taşınıyor. Burada kurulacak teröristtanla tapu sahibi oluyor."

Müsavat Bey bu kadar kendisinden emin konuştuğuna göre, bizim de şöyle bir soru yöneltme hakkımız doğmaz mı:

"Hayrola Müsavat Bey, PKK'nın Kandil'deki mal sahibi siz miydiniz Kandil'i PKK'ya siz mi kiraya vermiştiniz ki, bu kadar emin konuşuyorsunuz"

Öyle ya, PKK kiracıysa, mutlaka bir mal sahibi vardır. Müsavat Bey, PKK için kiracılık ilişkisinden bahsettiğine göre mal sahibini de biliyor olmalı.

Bizim bildiğimiz PKK'nın mal sahibi Amerika.

PKK'nın mal sahibi İsrail.

PKK'nın mal sahibi Avrupa Birliği.

Müsavat Bey'in söylemlerine bakıyoruz; Amerika'ya, İsrail'e, Avrupa Birliği'ne tek kelime etmeden, PKK'yı fesh ettiren Türkiye'yi hedef tahtasına koyuyor.

Adeta "PKK'dan kira alıyorduk, niye fesh ettiriyorsunuz ki, ne güzel bir geçim kapısı kurmuştuk." diyor, İYİ Parti Genel Başkanı.

Bazılarınız ironi yaptığımızı zannedecek. Yoooo. Ben ciddiyim.

Terör örgütü PKK "kendimizi fesh ediyoruz" derken, bu üzüntü niye.

Bırakın PKKlılar üzülsün.

PKK düne kadar hem silah kullanıyordu; hem de, karşı çıktığınız o malum söylemi dillendiriyordu.

Lozan imiş, Kürtlere büyük zulümler yapılmış, 100 yıllık süreçmiş, eşit vatandaşlık imiş.

PKK bunları daha önce hiç söylemedi de, tam fesh edileceği gün aklına geldi, şimdi mi bunları dillendiriyor

Hayır.

PKK daha önce de, hem bu söylemleri dillendiriyor, hem de bu söylemleri dayatmak için silah kullanıyordu.

Şimdi hiç mi olmasın, silah unsuru ortadan kalkmış oluyor.

Bu da Türkiye için bir kazanım değil midir

Ülkesini seven insanlar, bu kazanımdan dolayı sevinç duymaları gerekmez mi

Lozan'a biz de karşı çıkıyoruz. Yoksa müsavat Bey, Lozan'da 12 adanın İtalyanlara bırakılmasından mutluluk mu duyuyor

Bu ülkede Kürtlere de, dindar insanlara da büyük zulümler yapılmıştır..

Müsavat Bey bunun aksini söylüyorsa, yakın tarihe kadar devam eden kürtçe şarkı yasağını bize izah etsin. Dindar insanlara uygulanan başörtü yasağını bize izah etsin.

Eşit vatandaşlık da bugün için bir sorun olmadığını ben söyleyebilirim. Ama aksini söyleyene de savaş açmam. Eşit vatandaşlık yoksa, buyur ispat et derim.

Bu söylem üzerinden karalar bağlayıp, "Ülke satıldı, vatan peşkeş çekildi, Cumhuriyet fesh oldu" hokkabaz söylemine soyunmam.

Sonuçta şunu söyleyebilirim: İYİ Parti yönetimi, PKK'nın kendisini fesh etmesine sevinmediğine göre, "PKK'yla iş tutuyorlar" eleştirisine de katlanmak zorundadır.

Nitekim terörist başı Apo'nun heykelini dikme vaadinde bulunan Selahattin Demirtaş cezaevine konulduğunda, İYİ Parti kendisine sahip çıkmamış mıydı

"PKK sizi tükürüğüyle boğar" diyen Abdullah Zeydan'ın belediye başkanlığı düşürülmek istendiğinde, bu PKK yaltakçısına destek çıkan İYİ Parti değil miydi

Nasıl bir riyakarlık bu.

Müsavat Dervişoğlu PKK'nın kendisini fesh etme kararını açıklaması sonrasında, bir değerlendirme yapmakla yetinmiş olsa, "yıllarca PKK üzerinden milliyetçilik cakası sattılar. Partilerine oy topladılar, şimdi ellerinden oyuncağı alınmış çocuk gibi ağlıyorlar, ama biraz sonra susarlar" diyebilirdik.

Dervişoğlu'nun açıklamaları, dün de devam etti: "yıllarca PKK yaftasıyla siyaseti kirletip dizayn ederek iktidarda kalanlar, bugün PKK ile ittifaklarını barış diye meşrulaştırıyorlar!"

Nasıl bir ahlaksızlık bu

Nasıl bir mantıksızlık

Müsavat Bey'in kurduğu cümledeki "PKK yaftasıyla suçlanan"dan kastın, HDP olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz.

Soru şu: Müsavat Bey, HDP avukatlığına mı soyundu

"Yok ben HDP'nin avukatlığına soyunmadım, siyasetin bu şekilde dizaynına karşı çıkıyorum" diyorsa.

O zaman şöyle soralım: "HDP ile ittifak yaparak cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmaya kalkışan kim idi"

"HDP ile birlikte cumhurbaşkanlığı seçiminde aynı adaya oy verenler kimdi"

AK Parti'ye PKK yaftasıyla HDP'yi suçlarken, seçimde bu partiden kendilerine destek mi aldılar

Ki müsavat Dervişoğlu, HDP'ye PKK yaftasında bulunulduğunu bir yandan söylerken, bir yandan da bu yaftayla Cumhur İttifakı'nın iktidarda kaldığını söyleyebiliyor

Bir yandan HDP'nin avukatlığını yapıyor, bir yandan AK Parti'nin HDP'ye PKK yaftası vurarak iktidarda kaldığını, akla ziyan bir isnatla dillendiriyor.

Haydi geçmiş tarihi unutalım.

Bugün PKK'nın bildirisine de bakın, HDP'nin parti olarak söylemlerine de bakın. Müsavat Bey'in eleştirdiği Lozan eleştirileri, Kürtlerin 100 yıldır zulüm gördüğü söylemleri hep aynı.