Heyy Saadetliler, Gazze'de samimi misiniz, haydi ispatlayın!

Heyy Saadetliler, Gazze'de samimi misiniz, haydi ispatlayın!

ALİ KARAHASANOĞLU

Öldürülen, yok edilmek istenen insanların elinden tutmak, ne kadar dinimizin emri ise..

Gazze'ye sahip çıkmak, öldürülen çocuklara destek olmak ne kadar dinimizin emri ise..

Kadınları soymak, teşhircilik yapmalarını sağlamak, bu yolla para kazanmalarını sağlamak, gençleri ahlaki erozyona uğratmak isteyenlere karşı durmak da, o kadar dinimizin emirlerindendir..

Kimseye kıyafeti sebebi ile fiziki şiddet gösterecek değiliz..

Ama hiç kimse de, kamu paralarını harcayarak, teşhircilik yapılmasının savunuculuğunu yapamaz..

Vazifemiz, bu rezalete imza atanları ifşa etmektir..

Her bir aklı selim insanımıza bu rezaleti duyurmaktır.

Bu kapsamda Saadet Partililere soruyorum, "Gazze'deki çocuklara yardım dinimizin emridir de.. Kastamonu'da, belediye parası ile bacak gösterisi yaptıran CHP'li siyasetçilere 'Doğruyu hatırlatmak, yanlışın uyarısını yapmak', dinimizin emri değil midir"

Biraz daha ayrıntısını vereyim, Kastamonu'da ne olduğunu bilmeniz için.

Daha önce de, bacaklarını göstererek, para kazanan Melek Mosso isimli bayanı, CHP'li Kastamonu Belediye Başkanlığı, kamu kasasından yapılacak ödeme ile şehre getirmiş. Mosso da, Cumhuriyet gazetesinin bile. Sözcü gazetesinin bile..

Belden aşağısını göstermeyerek, büyük ihtimalle "Haberde Melek Mosso'ya sahip çıkıyoruz ama.. Neye sahip çıktığımızı göstermeyelim. Teşhirciliği gizleyelim.. Vatandaş sonra bize de dersimizi verir, 'gerçekten teşhircilik yapılmış. siz neyi savunuyorsunuz' demesin" düşüncesi ile ne kadar çıplak olduğunu gizlediği görüntüleri Kastamonulu gençlere büyük bir iştahla sunmuş..

Kastamonu'da, yıllar sonra bir CHP'linin belediye başkanlığını kazandığını, bunun arka planında, sandığa gitmeyen AK Partili seçmenin.. Saadet Partisi'ne oy veren seçmenin.. Yeniden Refah Partisi'ne oy veren seçmenin. Ayrı aday çıkaran MHP'nin.. Hatta, AK Partili aday kazanmasın diye, CHP'li adaya oy veren Gelecek Partili, Deva Partili seçmenin sırtında vebal olduğunu hatırlatıp, yaşananlara kimin ne yorum yaptığını vereyim..

AK Parti Meclis Grup Başkanvekili Ahmet Namlı, şunları söylüyor:

"Ahlaksızları eğer alnına yüzüne vurmazsan, bazı yaptıklarını size ahlak dersi vermeye kalkarlar diye büyük söz var. Şimdi bizim düştüğümüz durum aynısı. Bize ahlak dersi vermeye kalkıyorsunuz. Beyler kusura bakmayın, o kadar basit değil bu işler. Şimdi Şerife Bacı bulamayız diyorsunuz. Bulamazsınız tabii. Şerife Bacı'nın karşısında kültürümüzle alakası olmayan anıtın arkasında çam ağacını diken ben miyim Ve burada Kastamonu'da bir kişi de ses çıkmadı, helal olsun bu Kastamonu'ya. Başka bir şey demiyor. Kızlarımızı, gençlerimizi açılın, özgür durun diye. Bilmiyorum ben başkan odasına giyinmeden inmiş galiba o bayan. Bir bayanı buraya getiren ben miyim ya"

Gazze'de çocukların açlıktan ölmesine isyan edelim..

Ama önce, Kastamonu'da gençlerin ahlakını bozmaya çalışanların operasyonuna isyan edelim..

Eğer Kastamonu'da oynanan bu oyuna, küçücük bir itirazda bulunamıyorsak, Gazze'deki çocuklara sahip çıktığımızı söyleyerek kimseyi aldatamayız..

Size söylüyorum, Saadetliler.

Saadet Partili milletvekilleri..

Tamam AK Partili ismin arkasından gitmeyin.

Çıkın siz de bir açıklama yapın..

Sessiz kalıyorsunuz.

"İttifak yaptığımız CHP bize kızmasın" diyorsunuz..

"Sözcü tv bizi ekrana çıkarmaz. Halk tv bizi programlara çağırmaz" diyorsunuz..

Ve inancınızı pazarlık konusu mu yapıyorsunuz

AK Partili ismin yaptığı açıklamaya karşı, Sözcü gazetesinin internet sitesi şu başlığı atmış:

"Melek Mosso, kıyafetini eleştiren AKP'linin ağzının payını verdi"..

Hiç mi onurunuza dokunmuyor bu sözler..

Bacak gösterisi yapan bir kadına, kamu kasasından verilen paraları eleştirmeniz gerekirken.. Niçin suspus oldunuz..

Kastamonu Belediye Başkan Yardımcısı Eda Büyükdemirci sahneye çıkıyor..

"Öncelikle Ahmet Bey'e sormak istiyorum. Bunlar kendisinin ortaçağ görüşleri mi yoksa bu çağda da aynı şeyleri düşünmeye devam ediyor mu" diyor..

Ortaçağ ha..

Hiç mi kişiliğiniz, gururunuz, İslami hassasiyetiniz kalmadı, Saadetliler..

Bu bizleri söyleyen parti ile ittifaka devam ediyorsunuz.

Bu sözleri büyük övgü ile yayınlayan medya kuruluşlarına gidip, onları öve öve bitiremiyorsunuz.