Gazze'deki yıkımı; İsrail, ABD, AB birlikte tazmin etmeli!
ALİ KARAHASANOĞLU
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ABD Başkanı Trump'ın Gazze ile ilgili sözlerini hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a sorular yöneltmişti..
Gazze konusunda, Erdoğan'ın bakış açısında, düne göre bir değişiklik olması mümkün müydü
Tabii ki değildi..
HAMAS için, "Vatanlarını savunan Kuvayi Milliye ordusu" derken, bugün Gazze'nin boşaltılıp, turizm bölgesi yapılarak, Amerikan emperyalizminin Ortadoğu'ya bir hançer daha saplamasına Erdoğan'ın sessiz kalması mümkün müydü
Tabii ki değil..
Ama, vatanlarını savunanlara, "terör örgütü" diyen, bu konuda Amerika Birleşik devletleri ile aynı şeyleri savunan CHP, şimdi kısa zaman diliminde, Tayyip Erdoğan'ın Trump'a tepki vermemesi üzerinden, kendince bir algı operasyonu çıkarmaya çalıştı..
Özgür Özel iki gün önce, şunları söylüyordu:
"Buna nasıl susuyor Erdoğan Günü geldiğinde İsrail'le kavga etmek para ettiğinde, bundan katmerli katmerli nemalanan Erdoğan şimdi İsrail'le Amerika anlaşmış, Suriye'ye bir düzen verecekler. Ona oy verenler, Filistin'i böyle yalnız bıraksın diye mi oy verdiler"
Gazze'nin şeref timsali, dört torunu, üç çocuğu ve en sonunda bizzat kendisi şehid olan Heniyye'nin posterinin asıldığı Şehitkamil ilçesindeki CHP'li belediye başkanı ve CHP Gaziantep Milletvekilinin, içinde ayet de bulunan o afişi indirip, yerlerde sürüklemesinin üzerinden 6 ay geçti..
Ne o CHP'li belediye başkanı, ne de o CHP'li milletvekili hakkında, disiplin soruşturmasını boşverdik, bir kınama mesajı bile yayınlamayan CHP yönetimi, şimdi Tayyip Erdoğan'ı sorgulamaya kalkıyor..
CHP'nin Gazze'ye, HAMAS'a bakış açısı, yaklaşımı bu.. Özgür Özel'in HAMAS'a bakış açısı, Amerika ile aynı, Avrupa Birliği ülkeleri ile aynı, yani bu yapı Kuvayi Milliye değil, onlara göre terör örgütü..
Bugün dahi, CHP ve Özgür Özel, bu söyleminden vazgeçmiş, bir geri adım atmış değil..
Tabii ki, CHP'nin yanlış yapması, Özgür Özel'in, Amerika ile birlikte hareket edip, HAMAS'ı terör örgütü ilan etmesi, AK Parti'ye de, yanlış yapma hakkı doğurmaz.. Tayyip Erdoğan'ın, Trump'ın sözlerine sessiz kalması için sebep teşkil etmez..
Tam bu noktada soralım: Tayyip Erdoğan, Trump'ın o hadsiz çağrısına, kirli planına gerçekten sessiz mi
Gazze'nin meşru temsilcisi HAMAS'a ölümüne sahip çıkan Tayyip Erdoğan, Trump'ın vicdansız söylemine tepki vermeme ihtimali var mı Sessiz kalması mümkün mü
Asla..
Ki, Tayyip Erdoğan da, çok net olarak tepkisini verdi..
"Zulmü lanetledik. Mazlumların sesi olduk. Gazze'nin yanında olduk" dedi.
Bitirmedi.. ABD Başkanı Donald Trump'a da cevabını verdi: "Filistinlileri sürgün teklifinin bizce ciddiye alınır bir tarafı yoktur."
Ve belki de en önemlisi, Trump'ın şeytan kafasındaki Netanyahu planını tersine çeviren şu hatırlatmayı da ilk yapan, Erdoğan oldu:
"Netanyahu, topraklarından kopartamadığı Gazzelilere yer arayacağına, Gazze'de yol açtığı 100 milyar dolarlık zararı tedarik edeceği kaynak aramalıdır."
Sadece kınama değil..
Sadece "Hayır olmaz" değil..
Bir adım daha ileri gidilerek.
Tam da Erdoğan'a yakışacak şekilde..
Gerçeği; hakkı ile haykırıyor: "Siz binaları yıktınız. Siz tazmin edeceksiniz."
Hukukun temel prensibi de bu değil mi
Zararı, zarar verenin tazmin etmesi gerekmiyor mu
Gazze yaşanılmaz hale geldi ise, bunu yapan İsrail'in tazmin etmesi gerekmiyor mu
İsrail, Gazze'yi yaşanılmaz hale getirirken, Amerikan bombalarını kullanmış ise, bu zarardan aynı zamanda Amerika da müteselsil olarak sorumlu değil mi
Hukukun en temel kurallarından birisi, bu değil mi
"Onlarda hukuk var. Hukuk olduğu için de ekonomileri düzgün" dedikleri Amerika ise, hukukun en temel ilkesini çiğneyip, kendisinin de sorumlu olduğu Gazze'nin yeniden inşasını, İslam ülkelerine fatura etmeye çalışıyor..
Tabii ki Amerika'nın vicdanını beklemek mümkün değil.
Tabii ki, maddi zararların telafisi, can kayıplarını asla unutturmayacaktır.
Tabii ki, Amerika da, İsrail de, tazmin noktasında adım atması beklenmeden, İslam ülkeleri Filistin'e sahip çıkıp, Gazze'yi yeniden inşa edecektir.. Etmelidir..