Camiyi hayırsever yapar, sen metroyu yap Ekrem!
ALİ KARAHASANOĞLU
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, son günlerde biraz gergin..
PKK ile yaptıkları işbirliğinin ifşasından sonra, sinirli hareketleri ile dikkat çekiyor.
"Cami yaptım, imam vermediler. Okul yaptım, 'Açılışını yapamazsın' dediler. Karakol yaptım, karakolun açılışını yapmaya gittik, polis yok ortada. Polis yok karakolda. Boş karakolu açtık" diyor..
Oysa ben kendisine bir tavsiyede bulunayım..
Çok basit..
Caminin arsasını vermek belediyenin. Binasını yapmak hayırseverlerin ve Diyanet'in işi..
Dolayısı ile senin cami yapmana gerek yok Ekrem..
Okul, Milli Eğitim Bakanlığı'nın işi, senin okul yapmana gerek yok Ekrem.
Senin zihniyetindeki iktidarların döneminde 250 bin öğretmen ile 60 kişilik sınıflarda yapılan dersler, şimdi 30 kişilik sınıflarda 1 milyon 300 bin öğretmen ile veriliyor. Milli Eğitim Bakanlığı okulları da yapar, öğretmenlerini de atar. Sen okul yapma Ekrem..
Sen karakol yapma, Ekrem. Karakolu, İçişleri Bakanlığı yapar.. İçindeki polisleri de, yine bakanlık atar.. Sen karakol yapma Ekrem..
Bunların yerine, sen metro yap Ekrem..
Başakşehir Şehir Hastanesinin yolunu yap, metrosunu yap. Ulaştırma Bakanlığı, Türkiye'nin neresine yetişsin Hakkari'ye mi Trabzon'a mı, İzmir'e mi, Antalya'ya mı Siz şehrin içindeki yolları, hastanenin yolunu, okulun yolunu, ana caddelerin düzenlemesini yapın; boşverin camiyi, okulu, karakolu; Ekrem..
Sen metrobüs al, Ekrem.. Sen, ehil şoförlerle hizmet ver, Ekrem..
Metrobüsler duraklara dalıp, insanları öldürmesin, metrobüslerin arızalarını gider sen, Ekrem..
Belediye otobüslerinin kontrollerini yaptır Ekrem.
Her gün yolun kenarına çekilmiş otobüsler, trafiği aksatıyor, insanları otobüse binmekten çekindiriyorsun.. Sen otobüslere bak, onları sefere hazır hale getir Ekrem..
Durakların etrafındaki, maç karşılaşmasından çıkan kalabalık gibi, günün her saatinde binlerce insanın toplu yürüyüşüne bir çare bul, Ekrem..
Sen itfaiyeye CHP ilçe başkanını atayacağına, itfaiyeci birisini ata Ekrem. Ki, tarihte ilk defa, İstanbul'da üçer günlük, dörder günlük yangınlarla karşılaşmayalım.. Sen itfaiye hizmetini daha iyi nasıl yapacağına odaklan, kendi işine bak Ekrem..
Sen sonbaharın bu son günlerinde, henüz kuvvetli yağışları almadığımız şu günlerde, mazgalları temizlet Ekrem. Yoğun bir yağış sonrasında, Eminönü, senin başkanlığında, tarihinin ilk seline muhatap olmuştu. Fatih ilçesinde sel felaketi yaşanmıştı. Esenyurt hemen her yağmurda sel ile zarar görüyor.. Sen, sel felaketlerine karşı, tedbirlerini al, yolları temizlet, belediye hizmetlerini yap Ekrem..
20 milyon öğrenciye hizmet veren Milli Eğitim Bakanlığı ile laf yarışına girip, 10 bin çocuğa verdiğini söylediğin anaokulu hizmeti üzerinden şov yapma, Ekrem..
Sen 10 bin.. Bakanlık 20 milyon öğrenciye hizmet veriyor.. Kendine güldürme Ekrem..
Sen boyundan büyük işlere dalma, Ekrem..
Şov yaparak, milleti de aldattığını sanma..
Bu millet CHP zihniyetinin ne kadar utanmaz; AK Parti iktidarının ise, ne kadar çekingen ve hakkını arayamaz olduğunu çok iyi biliyor, Ekrem.
Son örnek.
Selçuk'taki CHP belediyesi.
Hiç utanmıyorlar.. Tarım Bakanlığı'na ait bir parkı 50 yıldır işletiyorlarmış.. Bir de utanmadan, "Parkı bizden alırsanız, çöp toplayamayız. Bizim malımız, bizde kalmalı" diyerek, tehditler savuruyorlar..
AK Parti'nin bakanı da çıkıp, "Utanmazlık yapmayın. Nerden sizin oluyormuş. Bayrampaşa'da, Beykoz'da, Tuzla'da, Üsküdar'da, Beyoğlu'nda ve daha birçok yerde, İlim Yayma Cemiyeti'nin öğrenci barınmasında kullandığı alanları, hem de daha tahsis süresi dolmadan geri aldınız. Bir tanesi direniş örgütleyip, 'Malımızı bize verin' dedi mi Siz ne utanmazlıkla, bakanlığın parkını kullanmaya kalkıyorsunuz. Bir de utanmadan, malımızı bize verin diyorsunuz"